İsrail ne zaman uluslararası kamuoyunda sıkışsa, İran yardımına yetişiyor. Nisan ayında Gazze'de olduğu gibi, bu sefer de Lübnan'a giren İsrail zor duruma düşünce İran yine devreye girdi. Görünüşte, suikastların intikamını alıyor, ABD'nin bölgeye daha fazla asker ve silah göndermesinin önünü açıyor ve İsrail'in "Lübnan'da Hizbullah tehdidi var" söylemini destekler nitelikte bir zemin hazırlıyordu. Ancak detaylara baktığımızda, bu hamlenin ne kadar etkisiz ve abartılmış olduğu açıkça ortaya çıkıyor.
İran 500 füze attığını iddia ederken, İsrail bu sayıyı 100 olarak, ABD ise 200 olarak bildirdi. Füze sayıları bir ihale gibi artıp azalırken, haberlerde önce 4 kişinin öldüğü belirtildi, sonra bu sayı 2 yaralıya düşürüldü ve en sonunda sadece 1 kişinin öldüğü açıklandı, o da gariban bir Filistinli. Bu kadar balistik ve hipersonik füze, Tel Aviv'i neredeyse haritadan silmesi gerekirken, ortada ne ölü var ne de büyük bir hasar. Patlamamış füze kalıntıları, baş kısımları eksik kaportalar gösterildi. Bu ebatta bir füzenin patlayıcı başlığı gerçekten patlamış olsa, bu kalıntıların bu şekilde kalması imkansız.
Anlaşılan o ki İran, yine maliyetli bir havai fişek gösterisi yaptı. Hem suikastların intikamını almış gibi göründü, hem "Modern silahlarım var, ben güçlüyüm" havasını estirdi, hem de İsrail ve ABD'nin uluslararası kamuoyunda sıkışıklığını hafifletti. Fakat sonuç olarak, bölgedeki mazlumların yarasına merhem olmadı, aksine sadece trajikomik bir durum ortaya çıktı.
İran'ın yaptığı bu şov, aslında İsrail ve ABD'nin elini rahatlattı. Bizlerin içindeki sevinç yerini bir kez daha hüzne bıraktı. Bu füzeler nasıl füzeymiş ki, içleri boş muydu, başlıklarında sadece barut mu vardı? Bu tabloyu anlayan varsa, bize de anlatsın. Neticede İran, bir taşla üç kuş vurmuş gibi görünse de, bu sadece bir göz boyama hamlesinden öteye gidemedi.
Allah cc, mazlumlara gerçek adaletin sağlanacağı, zalimlerin karşısında dimdik durulacağı günleri görmeyi bizlere nasip etsin. İsrail'in Filistin'de döktüğü kanların karşılığını on katıyla bulacağı günler yakındır, inşallah.