Dün bu köşeden çok çok geçmişe bir gezinti yapmış, Antalya’da görev yapan valilerimizden bahsetmiştim de, kendileri değil ama tanıyanları arasında, “Şu vali için bir şey dememişsin, bu valimiz için yorum yapmamışsın” diyenler olmadı değil.
Dolayısıyla mesleğe ilk başladığımız valim Bahaddin Güney’den başlayıp isimlerini hatırladıklarıma saygılarımı göndermiştim ya.,
Erol Tezcan, Saim Çopur, Hüsnü Tuğlu ne bileyim Ertuğrul Dokuzoğlu valilerimizle yaşadığımız anılarımızı mı anlatayım?
Yoksa hepsinden kısa da olsa örneklemelerde mi bulunayım bilemedim.
Erol Tezcan valim güleç yüzlüydü, Saim Çopur içten ve samimi. İnsan canlısı tabirini kullansam kim ne der?
Hüsnü Tuğlu valim purosuyla meşhurdu.
Ertuğrul Dokuzoğlu bölgenin damadı. Her ne kadar çehresini çok eğen ve kendisi için özellikle polis camiasının dert yandığı biri olarak söylense de, aynı zamanda eski Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak karşımıza çıkmıştı, bir daha adından haber alamadık. Sağ ise Allah kendisine önce sağlık sonra uzun ömür versin.
Alaaddin Yüksel’e dünkü yazımda özel paragraf açmıştım. Yıllarca Milli Eğitim İl Müdürlüğünde şube müdürlüğü yapmış dostum not atmış. Demiş ki, “Aladdin valimden başta devlet terbiyesi olmak üzere disiplinli çalışma, insan ilişkileri, amir memur ilişkileri, liderlik özelliklerini ondan öğrendik, güzel insan, abi, dost babaydı eşi Emine hanım anamız ablamızdı. Onları unutmak olur mu? Allah sağlık ve mutlu yıllar versin.
“Eminim ki, “Diğer valiler senin için sıradan mıydı” diye düşünenler olmuştur.
Tam aksine, her valimizin apayrı özellikleri ve inanın anlatılacak çok çok özellikleri vardı.
Dün dedim yine söylüyorum Alaaddin Yüksel bir vali olmakla beraber bizim açımızdan babacan kimliği taşıyan birisiydi. Ondandır özel bir yaprak açmamız. Bu vesileyle yiğidi takdir ederken hakkını da vermemezlik edemeyiz.
Dr. Ahmet Altıparmak da şehre hakikaten iz bırakan valilerimizden birisiydi. Tabi ki bu fikrim tamamıyla şahsi fikrim. Katılamayana da katılana da saygı duyarım.
Sebahattin Öztürk valim ile mesleki açıdan pek çalışma ortamım olmamışsa da kendisini tanır, sever, saygı duyarım.
Muammer Türker valim için de öyle.
Ama Münir Karaoğlu valime ve aynı zamanda eski Cumhurbaşkanı danışmanına sevgilerimi iletmeyi borç biliyorum.
Ersin Yazıcı valim ile ara ara karşılaşmadık değil.
Mevcut Hulusi Şahin valime de hürmetler sunuyorum. Kendisiyle zaman zaman basın buluşmalarında bir araya geldik de en uzunu meslektaşım ve aynı zamanda Gazeteciler Cemiyeti’nin önceki başkanı Mevlüt Yeni’nin oğlunun düğününde karşılaştık.
Neden yalan söyleyeyim sağ olsun Hulusi valim düğünümüzde ev sahibi gibiydi ve biz kendisiyle onur-gurur duyduk.
En küçük bir hüsnükuruntu ne bileyim bir validen çok bizim arkadaşımız gibiydi.
Kendisinden milyon kez Allah razı olsun.
Antalya’da görev yapmış ve hala görevli valimiz ile ilgili sadece ve sadece şahsi fikirlerimi dile getirdim
Bu vesileyle yeri gelmişken Antalya Valimiz Hulusi Şahin’e bir çağrım var. Bu çağrımı ister galeye alır isterse almaz. Her türlü kararına da saygımız sonsuz olur.
Ama Allah bize ömür verdiği sürece çalıştığımız valilerimizle olan anılarımızı paylaşmaktan asla gocunmayacağız.
Sayın valim.
UKOME toplantısı günü sonradan valilik basın bürosunda görev yaptığını öğrendiğim Mehmet isimli kişinin o günkü hitabının yanlış olduğunu arkadaşlarımın ısrarıyla kendisine bizzat söyledim umursamadı.
Eğer ki o çalışanınızın, “UKOME Genel Kurul toplantısı devam ediyor gazeteciler dışarıya” hitabı size göre de doğruysa ve ben abartıyorsam ki, bu o kişinin gazetecilere yönelik ilk davranışı değilmiş.
Bana sizin fikrinize saygı duymak düşer.
Belli ki aynı arkadaşımızın bu ya huyu, ya da torpili hakikaten yüksek birisi ve kendisine uyarımı dahi, “Sana ne” der gibi karşıladığına göre.,
40 yılını gazetecilik mesleğine vermiş birisi olarak saygılarımı sunuyorum.