Kadınlarda en sık görülen 10 kanser içinde kadın organlarından çıkan 4 kanser tipi var. Görülme sıklığına göre sıralarsak bunlar; meme, rahim, yumurtalık ve rahim ağzı kanserleridir. Sağlık Bakanlığı’nın en son istatistiklerine göre maalesef bu kanserlerin dördüde yıllar içinde giderek artış göstermektedir.
Yine bu istatistiklere göre kadınlarımızın %60'ının hiç kendi kendine meme muayenesi yapmadığı, %71'inin mamografi çektirmediği ve % 69'unun ise hiç smear testi yaptırmadığını görüyoruz.
Kanser aniden oluşuveren bir hastalık değildir.Özellikle, kadın kanserlerinin belirti veren hastalık haline gelmesi için uzunca bir süre geçmesi gerekmektedir. Bazı kanserler için bu süre yıllar sürmektedir.
Kanser olmaktan tamamen kaçınabilirmiyiz? Tabii ki hayır.Peki, ne yapabiliriz?
Yaşam tarzımızı, beslenme alışkanlıklarımızı düzenleyerek her ne kadar kanser olama ihtimalini düşürsek de tamamen yok edemeyiz. Bazı kanserlerin belirgin beslenme alışkanlıkları, cinsel yaşam tercihleri, madde kullanımı gibi alışkanlıklarla birlikte görülme ihtimali artmaktadır. Örneğin; kilolu olmak, doğum yapmamak, emzirmemek, seyrek adet görmek meme ve rahim kanserlerini arttırırken, çok eşlilik, sigara, alkol kullanımı rahim ağzı kanserlerini arttırmaktadır.
O zaman yapmamız gereken elimizdeki kanser öncesi değişikliklerin başladığı o süreyi iyi kullanmak olacaktır. Hastalık öncesi bu dönemi yakalamanın tek yolu, düzenli jinekolojik muayene ve hekimin gerekli gördüğü testleri yaptırmaktadır. Yıllık düzenli muayene yaptıran kadınların kadın kanserinden ölme ihtimali hemen hemen hiç yoktur. Çünkü,hasta kanserden önceki değişim aşamasında yakalandığından küçük bir müdahale ile hastalık haline gelmeden tedavi edilebilir.
Son yıllarda rahim ağzı kanseri yapan mikropların ve kanserle bu mikropların arasındaki ilişkinin daha iyi anlaşılmasıyla bu kansere karşı aşı geliştirilmiştir. 10-15 yıldır ülkemizde özel olarak temin edilip yaptırılabilmektedir. Ekonomisi iyi olan ülkelerde bu aşılar rutin aşılama şemasına sokulmuştur.
Erken dönem değişikliklerin tespit edilebilir olması ve bunun için yapılan tetkiklerin devlet tarafından ücretsiz yapılmasına rağmen kadın kanserlerinden ölümlerin azalmaması tamamen kadınlarımızın bilinç düzeyi ile ilişkili gözükmektedir.
Düzenli jinekolojik muayenesini, hekiminin uygun gördüğü tetkikleri yaptıran kadınlarımızın kadın kanserinden ÖLMEYECEĞİNİ; kanserolmayacağını değil, kanserden ölmeyeceğini söyleyebiliriz. Kanserden, öldürücü bir hastalık haline gelmeden önce kurtulmak için düzenli jinekolojik muayenelerimizi yaptıralım.
Sağlıklı günler dilerim.