Son günlerde Antalya'daki inşaat firmalarının özellikle hafriyatın taşınma bedelleri konusunda, büyük haksızlık ve rahatsızlık yaşadığı görülüyor. Müteahhitler ve inşaat firmaları fahiş şekilde yükseltilen hafriyat taşınmasından uğradıkları zararın konut fiyatlarına yansıdığını belirtiyor. Hafriyatların, Kızıllı Bölgesi ve ilçe belediyelerin gösterdiği diğer döküm yerlerine taşınmasında ödedikleri ücretlerin yüksek olduğundan yakınıyor.

2018 yılı içerisinde bir kamyon inşaat hafriyatının belirlenen bölgeye taşınmasının ücreti sadece 40 TL 12 kuruş iken, 2019 yılında iki kez fiyat arttırımına gidilerek 2019 yılının sonunda bu fiyat 100 TL'ye ulaştı. Yüzde yüzlük fiyat artışı yapılarak bugün 200 TL 60 kuruşa yükseltildi. İki yıl da yüzde 330 fiyat artışının yaşanması yüklenici ve inşaat firmalarını zor durumda bıraktığı iddia ediliyor.

Konu şehremini, STK ve yerel yönetimlerin ilgili birim ve başkanlarına yaşanan mağduriyet aktarılmış olmasına rağmen henüz halen bu durumu çözecek bir adım atılmadığı görülüyor. Müteahhit ve inşaat firmaları bu malzemelerin atık olmadığını savunuyor. Proje başlangıcı ile kazılan hafriyat, inşaatın çeşitli aşamalarında aynı yerinde kullanılıyor. Temel dolgu, su basman, perde dolgusu, çevre düzenleme ve peyzaj aşamalarında bu hafriyatlar değerlendiriliyor.

Atık muamelesi gören hafriyatın aslında atık olmadığı doğal malzeme olduğu belirtiliyor. Aynı zaman da iş partneri hafriyatçıların ve müteahhitlerin de ekmek parası. Müteahhitler Antalya ilinin bazı belediyelerince uygulanan ancak şehir merkezine uzak olan turizm ilçelerinde uygulanmayan bir sistem ile karşı karşıya kaldıklarını belirtiyorlar. Müteahhitlerin hafriyat işi için harcadığı tutar yüzde 150 kadar artmış, bu artış son tüketici olan vatandaşın daire alımını da zorlaştırdığı bir gerçek.

Asbest içeriği olan bina yıkıntıları ve inşaat atıklarının ıslah edilmesinin doğru bir düşünce olduğunu savunan müteahhitler, doğanın ve şehrin korunması için kaçak dökümün önüne geçilmesi gerektiğini savunmakta. Bu maksatla tüm kamyonlara hafriyat yönetim bilgi sistemi (HYBS) kuruldu. Sistem üzerinden ve kurulan ekipler ile kamyoncuların takibinin yapılacağı belirtilirken, kaçak döküm yapanlara da yüksek cezai müeyyide uygulanması mümkün.

İnşaata, hafriyatların yerel yönetimlerin gösterdiği alanlara dökülmesini şart koşan uygulama Antalyaspor’a gelir kazandırması düşüncesinde atılan bir adım olurken, müteahhitler hafriyatları zaten kendi içlerinde ve inşaatlarında bunların büyük çoğunluğunu kendi inşaatlarında kullanmakta.

Hiçbir hafriyat, kamyon ile taşınmasına gerek kalmadan inşaatın yapıldığı alanda büyük değerlendiriliyor. Ancak fazla olan hafriyat, hafriyatçı vasıtasıyla başka firmalara başka müteahhite götürülmekte. Yer bulunamadığı takdirde belediyelerin döküm sahası olarak belirlenen alanlara hafriyatlar dökülmekte. Müteahhitler ve inşaat firmaları hafriyat kamyonlarının taşıma ücretleri konusunda özellikle Büyükşehir Belediyesi'nin makul bir fiyat ayarlamasına geçmesi gerektiğini hatırlatmakta.

Antalyaspor’un geleceğini spor ile alakası olmayan hafriyat ve inşaat sektörüne bağlamak ve bu planlar üzerinden bir gelecek düşüncesi oluşturulmasının yanlış bir uygulama olduğu belirtiliyor. Bu noktada, Antalyaspor’un zarar ettiğini savunan düşüncelerin gelirin paylaşım şemasını da yakından incelemesi gerekiyor.

Gelir arttıkça artan bir paylaşım şeması bulunuyor. Dernek tarafından elde edilen gelirin yüzde 10'nu Büyükşehir Belediyesi, diğer kısım da Antalyaspor Derneği'ne ve alt işletme iştirakine yüzdeler şeklinde paylaştırılıyor. Yüzde 30 ile başlanıp yüzde 80 ile biten bir dernek gelir kazancı söz konusu.

Alanyaspor’un da bu şehrin takımı olduğu hatırlatılırken, Alanyaspor’un böyle bir gelire sahip olmadığı da ortada. Antalyaspor’un bugün bulunduğu noktadaki durumun sorumluluklarının tamamı başkan ve yönetimine ait. Öte yandan 10 Şubat 2020'deki mecliste bu konuların konuşulması ve bir karara bağlanması bekleniyor...