Vatandaşın ikamet ettiği yapıların, mevcut kanunlar ve diğer yönetmeliklere uygun olup olmadığı konusunda sorumluluk devlete aittir. Denetiminin özelleştirilmiş olması ölümler ve yıkımlardaki devlet sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Halk, devletin meclisinin yaptığı düzenlemelere güvenerek bu evleri alır bir kısmı için çıkarılan aflar sonrası da legal hale gelen yapılarda oturur, af yasası çıkarırken yapıların risklerden arınmış olup olmadığı da devlet sorumluluğundadır. Giden canlar sorumluları affeder mi onu Rabbim bilir. O halde devletin, depremzedelere ve hatta mevcut tüm güvensiz yapılar için vatandaşına içinde oturacağı,afetlere dayanıklı bir ev borcu var ve bunu yapmalıdır. İktidar, depremzedeler için bunu yapacağınıama bedelinin % 40’ını depremzededen belli şartlarla tahsil edeceğini söylüyor. Hatta bazı temelleri attı ve bu da güzel. Peki bu yapım şekli verilen vaade uyuyormu? Örneğin; 7.824 adet bağımsız bölüm için ihale bedeli yani yaklaşık devlete maliyeti KDV hariç  13 Milyar 68 Milyon Lira. [Medyada yer alan bilgilere göre] Yani 100 Metre kare meskenin her bir  M²sinin devlete maliyet fiyatı, arsa bedeli hariç yaklaşık [13.068.000.000 : 7.824: [100]=]16.700 TL, bu 120 M²  ev için ise 14.000 TL. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca yayımlanan 2023 Yılı Birim M² maliyet bedeli, % 10 yüklenici kârı ve % 15 genel gider dahil 6.825 TL[Apartman tipi yapılar] Bu hesaba arsa payı dahil değil ve yaklaşık maliyetinhesabında arsa hazineye ait olduğuna göre zaten dahil olmaması gerekir. Ayrıca tahsis edilen hazine arazisi depremzedenin arsa payı ile takas edilecektir. Yani inşa edilecek ev için yaklaşık maliyetin en fazla 6.825 TL/M² olması gerekiyor. Buna göre,ihale birim M² fiyatının 14.000-16.700 TL/M² olarak belirlenmiş olması iki sonuç doğuruyor. Birincisi sanki arsa yükleniciye ait şekliyle maliyet + kâr hesap edilmiş veyükleniciyeyaklaşık 7.175-9.875 TL/M² fazla ödenecekmiş görülüyor. Üstelik ayrıca KDV ilave edilecektir. Öte yandan; Bir de depremzededen alınacak bedeli önemli oranda ve haksız bir şekilde arttırıyor. Şöyle ki; Alınacak % 40 bedel hesabının, inşaat maliyeti  devlet verisi olan 6.825 TL/M² üzerinden yapılması gerekirken ve bu tutar üzerinden depremzede tarafından ödenmesi gereken tutar[6.825 x 100x % 40 =] 273.000 TL iken, mevcut şekliyle yapılan farklı hesaplama dolayısıyla depremzedenin ödeyeceği tutar [16.700 x 100 x % 40=] fahiş bir şekilde 668.000 TL’na çıkıyor. Yani yaklaşık olarak maliyetin tamamı depremzededen alınmış oluyor. Basında yer almış ve yalanlanmamış bu veriler inşallah doğru değildir. Muhalefet ise bu meskenleri depremzedelere bedelsiz olarak vereceğini ama daha uzun süre gerektiğini söylerken tabi ki iktidar, kaynağı nereden bulacaksın diyor. Şu anda kullanılan kaynak anılan meskenlerin inşaatını belli bir süre sürdürülmesi için yeteceğine göre, gerekecek ilave kaynağın bulunması da çok kolay. Şöyle ki; Muhalefet veya iktidar, kim tarafından istenirse memnuniyetle sunacağımı belirtmek isterim ki hazırladığım reform ile her yıl elde edilmesi mümkün olan, 400 Milyar Lira ilave kaynak sorunları rahatlıkla çözecektir. Üstelik diğer riskli yapılar da önerdiğim reform ile halka yük olmadan yenilenebilecektir. Takdir sizin. ü