İnsan zaman geçtikçe giderek seçici oluyor, önceden yaptıkları, yazdıkları, söyledikleri, seçimleri ve düşünceleri değişiyor. Kendisiyle dürüst bir şekilde yüzleşen insan, bir süre sonra neyi isteyip istemediğini de öğreniyor. Kendi bireysel tarihimin bir izdüşümü olarak neyi kafamın kaldırmadığını yazmaya çalıştım bugün; sürçülisan edersem affola; Sürekli bir linç kültürünü kafam kaldırmıyor. Anlamadan, dinlemeden, araştırmadan birbirini linç eden insanları kafam kaldırmıyor. Sürekli siyaset konuşan, birbirlerini siyaset üzerinden etiketleyip, ötekileştiren insanları kafam kaldırmıyor. Sürekli nerede ne yediğini ne içtiğini konuşan, bunu da diğer insanların gözünün içine sokanları kafam kaldırmıyor. Hiç bir bilimsel temele dayanmayan öğretilerle, toplumsal ve bireysel olayların nedenlerini sadece bir takım ruhani yaklaşımlarla açıklayanları, çalışıp duran, üretip duran insanlara anda kal, akışta kal, bak güneşi selamla herşey değişecek diyenleri kafam kaldırmıyor. Sosyal Medyaya bir çift kelam döşeyip, üzerine düşen görevi sonuna kadar yaptığını zannedenleri kafam kaldırmıyor. Halinden sürekli şikayet edip, mevcut halinin değişmesi için hiç bir çaba sarfetmeyen, sürekli birilerinden bir şey bekleyenleri kafam kaldırmıyor. Sen kadınsın, sen erkeksin diye başlayan, dünyaya gelirken iki cinsin de bir kromozom farkıyla dünyaya erkek ya da kadın olarak geldiğini, hepimizin birer insan olduğumuzu unutanları kafam kaldırmıyor. İnsanları dinlediği müzikten, okuduğu kitaptan, inandığı dinden, giyim ve yaşam tarzından bir yerlere koyup kategorize edenleri kafam kaldırmıyor. İnsanları kazandığı paraya göre değerlendirip, diğer bütün değerleri unutan, hatta kendine öz saygısını kaybedercesine maddenin kölesi olmuş, kısa yoldan köşe dönme fikirlerini bir başarıymış gibi anlatan zihniyetleri kafam kaldırmıyor. Türkçe mi ya da İngilizce mi olduğu belli olmayan, iki dilden de yeni bir dil yaratıp, Türkilizce konuşmayı bir gelişmişlik seviyesi olarak görüp, kendi dilini unutanları kafam kaldırmıyor. Plastik gülümsemeler arkasında yatan samimiyetsizliği, kalabalık ve aynılaşmış bir güruh içerisindeki anlamsız kahkahaları, ertesi gün sönecek ışıltılı toplantıları kafam kaldırmıyor. Son ürünü düşünmeyen, sürekli birbirini şikayet eden, sürekli birbiriyle uğraşmaktan bir amaç uğruna bir araya gelemeyen, kimseye faydası olmayan saçma dedikodulardan başka bir şey üretmeyenleri kafam kaldırmıyor. Yeni birşey söylemeyenleri, yeni bir kitap önermeyenleri, yeni bir şarkı dinlemeyenleri kafam kaldırmıyor... Bilgiyi sadece kendine saklayıp, bilimde tekelcilik yapanları, bildiklerini paylaşmayanları kafam kaldırmıyor. Tartışmayı bilmeyenleri, tartışmayı sürekli kazanılması gereken bir müsabaka olarak görenleri, münazarayı bir anda münakaşaya çevirenleri ,birbirinden bir şey öğrenemeyenleri kafam kaldırmıyor. Hayatın sadece bir evlilikten ya da bir ilişkiden ibaret olduğunu sananları, insanların tekbaşınalığa ihtiyaç duymasının da bir ihtiyaç olduğunu anlamayanları kafam kaldırmıyor. Bu konu hakkında bir fikrim yok, ya da ben bunu bilmiyorum diyemeyenleri, her konuda herşeyin uzmanıymış gibi gezenleri kafam kaldırmıyor. Bu benim hatam ,nasıl düzeltebilirim yerine, sürekli hatasını başkalarını suçlayarak kapatmak isteyenleri kafam kaldırmıyor. Kabalığı, dangalaklığı, hoyratlığı, sürekli yükses sesle konuşanları kafam kaldırmıyor. Sürekli karşı cinsi suçlayan şarkıları... Doğayı, tabiatı hiçe sayıp onunla işbirliği yapmayanları... İşine geldiği gibi unutup, işine geldiği gibi hatırlayanları kafam kaldırmıyor... Hayatta en kıymetli şey zamanken, yerine bir daha koyamayacağımız tek olgu zamanın ta kendisiyken ,kafamızın kaldırıp kaldırmayacağı şeyleri bilmek en az zaman kadar önemlidir. Çünkü zaman aslında kaybolmaz. Zamanı iyi değerlendirirsek zaman iyiliğiyle bizde kalır aslında. O yüzden zamanımızı kime verdiğimiz de en az zamanın kıymetini bilmek kadar önemlidir... Zamanını kime verdiğini bilmeyenleri de kafam kaldırmıyor bu bağlamda. Kafanızın kaldırmadığı zamanlarda olmamanın eşsiz tadını sürmeniz dileğiyle. Sevgilerimle. Haberlerimizi InstagramFacebookTwitterTelegram hesaplarımızdan ve YouTube kanalımızdan takip edebilirsiniz.