İşte nikah masasına oturulmasına engel teşkil eden hukuki durumlar ve bu konudaki önemli bilgiler:
1. Yaş şartı
TMK'nın 124. maddesine göre, evlenebilmek için on sekiz yaşını doldurmuş olmak gerekmektedir. Ancak, on yedi yaşını doldurmuş olan küçükler, velilerinin veya vasilerinin izniyle evlenebilirler. Olağanüstü durumlarda ve hayati önem taşıyan nedenlerle mahkeme de on altı yaşını doldurmuş olanların evlenmesine izin verebilir. Bu yaş şartı, bireylerin evliliğin sorumluluğunu alabilecek olgunluğa erişmesini amaçlar.
2. Ayırt etme gücüne sahip olmak
Evlenecek kişilerin ayırt etme gücüne sahip olması, yani davranışlarının ve sonuçlarının bilincinde olması zorunludur (TMK m. 125). Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı nedeniyle ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksun olanların evlenmesi mümkün değildir. Bu hüküm, iradi ve sağlıklı bir evlilik birliğinin kurulmasını hedefler.
3. Mevcut evlilik ve gaiplik
TMK'nın 128. maddesi uyarınca, evli olan bir kişi yeniden evlenemez. Tek eşlilik ilkesi Türk hukukunda esastır. Ayrıca, eşlerden biri hakkında gaiplik kararı verilmiş olsa bile, mevcut evlilik mahkeme tarafından feshedilmedikçe yeni bir evlilik yapılamaz (TMK m. 129).
4. Yasak ilişkiler (Hısımlık engeli):
Kanun, belirli derecedeki akrabalar arasındaki evlilikleri yasaklamıştır (TMK m. 130). Buna göre;
- Üstsoy ve altsoy arasındaki (anne-oğul, baba-kız, dede-torun vb.)
- Kardeşler arasındaki (evlatlık ilişkisi dahil)
- Amca, dayı, hala ve teyze ile yeğenleri arasındaki
evlilikler kesinlikle yasaktır. Bu yasak, aile içi ilişkilerin korunması ve genetik sorunların önlenmesi gibi amaçlar taşır.
5. Evlat edinme ilişkisi
Evlat edinen ile evlatlık veya evlatlığın altsoyu arasındaki evlilik de yasaktır (TMK m. 131). Bu hüküm, evlat edinme ilişkisinin doğal aile ilişkisine benzer bir hukuki bağ oluşturması ve olası çıkar çatışmalarının önüne geçilmesi amacıyla konulmuştur.
6. Bekleme süresi (İddet müddeti):
Boşanma veya eşin ölümü halinde, kadının yeniden evlenebilmesi için belirli bir bekleme süresi (iddet müddeti) söz konusudur (TMK m. 132). Bu süre, boşanmanın kesinleşmesinden veya eşin ölümünden itibaren üç yüz gündür. Bu sürenin amacı, olası bir gebelik durumunda soy bağının karışmasını önlemektir. Ancak, kadın doğum yaparsa veya mahkeme tarafından bu sürenin kaldırılmasına karar verilirse, bekleme süresi ortadan kalkar.
7. Kamu sağlığına aykırılık
TMK'nın 133. maddesi, evlenecek kişilerin evlenmelerinde sakınca bulunmadığını gösteren resmi bir sağlık raporu ibraz etmelerini zorunlu kılar. Bu rapor, bulaşıcı veya evliliğin devamı için tehlike oluşturabilecek sağlık sorunlarının olup olmadığını belirlemeyi amaçlar. Ancak, bu hüküm evliliğe kesin bir engel teşkil etmez; raporun olumsuz olması durumunda evliliğe izin verilip verilmeyeceği mahkemenin takdirindedir.
Türk Medeni Kanunu, evliliğin sağlıklı ve hukuki zeminde kurulması için bir dizi engelleyici hüküm içermektedir. Yaş, akıl sağlığı, mevcut evlilik, kan bağı, evlat edinme ilişkisi ve bekleme süresi gibi faktörler, evliliğin geçerliliğini doğrudan etkileyen önemli unsurlardır. Evlenmeyi düşünen çiftlerin, bu yasal düzenlemeleri dikkate alarak hareket etmeleri ve gerekli şartları taşımaları büyük önem taşımaktadır.