Meis Adası, Türkiye mülkiyetinde
Taşoz Adası’nın da yer aldığı Kuzey Ege Adaları ve Meis adasının sadece kullanım hakkının anlaşmalarla Yunanistan’a verildiğini ifade eden Ümit Yalım, anlaşmaları ve konuyla ilgili yazılmış kitapları da örnek gösterdi.

Ümit Yalım şunları söyledi: “30 Mayıs 1913 Londra Antlaşması’nın 5. Maddesi ile Birinci Balkan Savaşı’nda Yunanistan tarafından işgal edilen Kuzey Ege Adaları ve Meis Adası’nın geleceği hakkında karar verme yetkisi Altı Büyük Devlete verildi.İkinci Balkan Savaşı’ndan sonra Londra’da düzenlenen Süfera Konferansı sırasında kayıt altına alınan İngiliz Kraliyet Ofisi Tutanaklarında,Yunanistan’a, adaların egemenliği değil, sadece kullanma hakkı yani zilyetlik (possession) hakkının verildiği açıkça görülmektedir.Süfera Konferansı’nın bitiminde Altı Büyük Devlet (Almanya, Avusturya-Macaristan, İngiltere, Fransa, İtalya, Rusya), Ege adaları konusundaki ortak kararlarını, 13 Şubat 1914’te Yunanistan’a ve 14 Şubat 1914’te de Türkiye’ye birer nota ile bildirdiler. Karara göre, Gökçeada, Bozcaada ve Meis Adası Türkiye’ye iade edildi, Yunan işgalindeki diğer Ege adaları ise silahlandırılmamak ve askeri amaçlarla kullanmamak şartıyla Yunanistan’a verildi. Yunanistan’a, adaların egemenliği değil, sadece kullanma hakkı yani zilyetlik (possession) hakkı verildi. Metin ve tutanaklarda Yunanistan’a sovereignty (egemenlik) ya da ownership (mülkiyet) hakkı verilmemiştir. Sadece possesion (zilyetlik) hakkı verilmiştir."

“Kuzey Ege Adalarının mülkiyeti ile karasuları, münhasır ekonomik bölge gibi deniz yetki ile hava sahası Türkiye'nin”

Ümit Yalım şunları söyledi: "Ayrıca Prof.Dr. Hüseyin Pazarcı’nın 1986 basımlı, Doğu Ege Adaları’nın Askerden Arındırılmış Statüsü adlı kitabında, Prof.Dr. Sevin Toluner’in 2004 basımlı, Türkiye’nin Bazı Dış Politika Sorunları kitabında ve Deniz Bölükbaşı’nın 2004 basımlı, Turkey and Greece kitabında Yunanistan’a,Kuzey Ege adalarının egemenliği değil, sadece kullanma hakkının yani zilyetlik (possession) hakkının verildiği açıkça yazılmıştır. 1923 Lozan Antlaşması’nın 12.Maddesi ile 13 Şubat 1914 tarihli Altı Büyük Devlet Kararı bir kez daha teyit edildi. Yunanistan’a, Kuzey Ege Adalarının egemenliği değil, sadece kullanma hakkı yani zilyetlik (possession) hakkı verildi. Kuzey Ege’de bulunan Taşoz, Semadirek,Limni, Bozbaba, Midilli, İpsara, Sakız, Sisam ve Ahikerya adalarının mülkiyeti ile karasuları, bitişik bölge, kıta sahanlığı, münhasır ekonomik bölge gibi deniz yetki alanları ile hava sahası Türkiye’nin egemenliğinde kaldı.”


Türkiye'nin araştırmasına ses çıkarmadılar
Ümit Yalım açıklamalarının devamında, Türk Deniz Kuvvetlerinin, 1914 tarihli Altı Büyük Devlet Kararı ve Lozan Antlaşması’na dayanarak Taşoz ve Semadirek adaları etrafından araştırmalar yaptığını, Yunanistan’ın da buna hiçbir tepki vermediğini ifade etti. Ümit Yalım açıklamasına şöyle devam etti:

“Türk Deniz Kuvvetleri, 13-14 Şubat 1914 tarihli Altı Büyük Devlet Kararı ve Lozan Antlaşması’nın 12. Maddesinden kaynaklanan haklarımızı kullanarak Taşoz ve Semadirek Adalarının kıta sahanlığında araştırma yapıyor. Türk Deniz Kuvvetleri Seyir Hidrografi ve Oşinografi Daire Başkanlığı’nın 298 /17 Numaralı NAVTEX Duyurusu ile TCG ÇEŞME Gemisinin Taşoz ve Semadirek Adalarının kıta sahanlığında 13-17 Mart 2017 tarihlerinde araştırma yapacağı bütün dünyaya ilan edildi.NAVTEX Duyurusunda, TCG ÇEŞME Gemisinin Taşoz ve Semadirek Adalarının kıta sahanlığında araştırma yapacağı bölgenin coğrafi koordinatları ile haritası yayımlandı. TCG ÇEŞME Gemisi, 13-17 Mart 2017 tarihlerinde deklare edilen bölgede araştırma yaptı. Yunanistan bu konuda hiçbir tepki vermedi, veremedi.Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi Md. 76 ve 77’ye göre kıta sahanlığında araştırma yapma hakkı egemen devlete aittir. Yunanistan’a sadece kullanma hakkı verilen Taşoz, Semadirek ve diğer Kuzey Ege Adalarının mülkiyeti, egemenliği ve deniz yetki alanları Türkiye Cumhuriyeti’ne aittir. Türk Deniz Kuvvetleri de bu bağlamda Taşoz ve Semadirek Adalarının kıta sahanlığında araştırma yapmıştır.”