Korkuteli-Elmalı-Finike Rotası dünyaca ünlü bir kültür ve gastronomi rotası olabilir…

07.01.2023 00:19

Elimizde o kadar çok hikaye, çizilmesi gereken o kadar güzel rotalar var ki, bu rotaları belirleyip, bir plan dahilinde hareket edilebilirse Antalya’yı 12 ay boyunca doldurmamak mümkün değil…

Artık dünyada gezen insanların çoğu, deniz, kum, güneş üçlüsünün dışında, gastronomi gibi, kültür gibi alternatifler istiyor…

NİÇİN KORKUTELİ – ELMALI – FİNİKE ROTASI?

Torosların başlangıcını teşkil eden Bey dağlarının Akdeniz’e bakan yüzünün arka kısmında, düzlüklerin ve tepeciklerin hakim olduğu bir arazi yapısı mevcuttur.

Antalya’dan kuzeye doğru çıkarken Tahtalı Beli’nden sonra Korkuteli’ne gelmeden sizi Yazır’daKaryağdı Armudu’nun o içinize ferahlık veren aromatik kokusu karşılar…

Korkuteli girişinde tüm Avrupa’nın mantarını yetiştiren bu coğrafya, size mantarın tüm tatlarını Mantar Evi ile sunar…

Yazır’ın arkasında Bayat Ovasında sanki bir meyve Cennetinin içerisinde bulursunuz kendinizi…

TARİH KOKAN KORKUTELİ…

Evliya Çelebi’nin eski adı Istanoz olan Korkutelihakkında yazdığı bilgiye göre, burada İsindaadında bir kasaba vardı. İsinda Kasabası Pisidyalılar zamanında kurulmuştu.

Komabe (Garipçe), Kratopolis (Kızılkaya), Legost  (Büyükköy Yakası), Pogla (Çomaklı), Sergücia (Bayat), Timprianda (İmrahor), Vebre (Bozova), Termesus (Güllükdağı) gibi küçük devletler Pisidya’nın çevresinde bulunuyordu…

Etiler Zamanında Pisidya Cumhuriyet Devri'nden sonra, Roma Bizans Devri, Selçuklular Devri, Hamitoğulları ve Teke Beyliği Devri, Osmanlılar Devirlerine ev sahipliği yapmış Korkuteli…

“AlaaddinMahallesi”nin ismi Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat’a izafeten verildiği bilinmektedir

Romalılardan kalma, Keşiş Evi ( Taş oymadan yapılmış olup Alaaddin kışla semtindeki cirim boğazı civarındadır), Eski Roma Mabedi ( Şimdiki yerinde Hamitoğulları’ndan kalma taş medrese vardır.) ile Selçuklu’lardan kalma, Alaaddin Keykubat zamanında veya sonrasında ona ithafen yaptırıldığı sanılan, enkazından büyük bir eser olduğu görülenSultan Alaaddin Camii(Alaaddin Kışla semtindedir.) eski yaşamlarla dolu kültürlerdir…

Hamitoğulları’ndan Hamit - Abatlıların yaptırmış olduğu taş medresenin bulunduğu yerde büyük bir imarethane mevcutmuş. Bu enkaz üzerinde sonradan Hamitoğulları şimdiki taş medreseyi inşaa etmişler.

Alaaddin kışla semtinin sulanmasında büyük fayda sağlamış olan Su Tüneli, kışla semtinin batısında bir yer altı tüneli iken, şu anda Korkuteli Barajı altında kalmıştır.

Korkuteli Sülekler mahallesindeki por(kireçli) suyunun o zamanlardan büyük zahmetlerle getirilmiş olduğu, toprak altından çıkan su künklerinden anlaşılmaktadır.

Kışla semtinde 3 adet hamam kalıntısı ile kızıl kahveler civarında kullanılmaz durumda bir hamam mevcuttur. Hamam 1990 yılında restore edilmiştir.

HİKAYELERİ DİLLERE DESTAN OLMUŞ ZAT’LAR…

Rivayete göre Selçuklular bu bölgeyi fethederlerken beş büyük zat şehit düşmüştür. Bunlar Yarandede (Atatürk Orman Parkı Arkası), Kurtbaba (İmrahor Mahallesi karşısı), Alifahrettini Kebir ( Büyükköy), Alifahrettini Sağır (Küçükköy), Kureyş Baba (Gümüşlü Mahallesi), isimli zatlardır. Adı geçen semtlerde türbelerinin olduğu sanılmaktadır.

KORKUTELİ GASTRONOMİ KÜLTÜRÜ…

Kölle (Göce), Arap Aşı, Tarhana Çorbası (Darhane Çorbası), Dometes Civesi, Hibeş, Höşmerim, Zerde ve Keşkek gibi yiyecekler yöre halkı tarafından önemli gün ve gecelerde yöresel yiyecek olarak hazırlanmakta ve misafirlerin ikramına sunulmaktadır.

YELTEN’İN TARHANASI…

Korkuteli ilçesi YeltenMahallesindeki (Köyü) anneler, bebeklerini, anne sütünden sonra, suyla karıştırıp mama haline getirdikleri tarhana ile beslerler.

Anne sütünden sonra en besleyici gıdalar arasında yer aldığı bilinen,Protein ve vitaminler açısından oldukça zengin bir besin olan Yelten Tarhanası’nın en belirgin özellikleri, yoğurt yerine, süt kesiği anlamına gelen “oturak ”ile hazırlanması, içinde taze baharat bulunmaması ve nohut mayası ile hazırlanıyor olmasıdır.

KORKUTELİ FOLKLÖRÜ…

Tekelioğlu beyliğinin kuruluşu ile daha önceki kültürlerinde karışması neticesinde Korkuteli’nde Folklor çeşitlilik arz eder.

Halk oyunlarının temelini boğaz havaları ve çepkenler (Teke Zortlamaları) oluşturur.

Bu oyunlar bölgenin Coğrafi yapısına muhteşem bir uygunluk teşkil eder.Boğaz havaları buruk ve sert cepkenler ise tıpkı bir yaban keçisinin çevikliği, zarifliği ve coşkusu, içerisindedir…

Teke Zorlatması,Goduk Koşturan, Çekirge’ninGanadı, Sarı Zeybek, Haymanalı Osman’ımın Tesbihi, Şu Ümmü’mün Çalgısı gibi daha bir çokoyunlar, hikayesi müthiş, seyir zevki harika olan folklorik oyunlardır...

KADİM ŞEHİR ELMALI…

Korkuteli’den sonra yaklaşık 50 km devam edin müthiş bir bilgeliği ve ile Elmalı karşılar sizi…

Daha önceleriKabalı ve Amelas olarak anılan Elmalı, farklı uygarlıklara ev sahipliği yapmışAntik dönemde Likya’nın kuzeyinde yer alan önemli bir yerleşim alanıdır…

Hacımusalar ve Semahöyük köylerine yakın noktalardaki höyüklerin Bronz çağından izler taşıdığı, yapılan araştırma ve kazılarla ortaya çıkarılmış olsa da resmi olarak Elmalı’da yerleşim M.S. 8.Yüzyıla dayandığı söyleniyor…

VE GÖRÜLMEYE DEĞER TARİHİ YAPILAR...

Eski tip pencereleri, cumbaları, sedir ağacından yapılan süslemeleri ve ahşap mimarisi ile bizlere adeta görsel bir şölen sunan, Tahtamescit Mahallesinde yer alan ve orijinalliği bozulmadan günümüze ulaşmış olan Tarihi Elmalı Evleri, …

Elmalı’ya 5 km mesafede yer alan, Arkeolojik çalışmalar sonucunda kalıntıları tespit edilen yerleşim yerinin Erken Bronz Çağına ait olduğu düşünülenSemahöyük Antik Kenti…

Elmalı’nın Çobanisa Köyünde yer alan, surlarla çevrili,dörtgen kulelerle desteklenmiş, bir bölümü günümüze kadar ulaşmayı başarmış Antalya'nın en eski kalelerinden biriolan Gilevgi Kalesi

Merkezde bulunan, Osmanlı döneminin önemli isimlerinden Ömer Paşa adına kesme taş kullanılarak yapılan tek kubbeli bir yapıya sahip, iç süslemesindeki İznik çinileri,  kubbe ve iç duvarlarında yer alan nakışlarıile muhteşem bir görünüm oluşturan Ömer Paşa Camii...

Ömer Paşa Caminin karşısında bulunan Ömer Paşa Medresesi

Selçuklu mimari eserlerinden biri olup, varlığını korumayı sürdüren, döneminin mimari anlayışını yansıtan ve tek minareden oluşan Kesik Minare

Çevresinde ki antik kentlerde yapılan kazılardan elde edilen kalıntıları sergilemek üzere hizmet veren, bölgenin tarihini somut nesneler ışığında bizlere sunan, arkeolojik eserlerin yanı sıra eski dönemlere ait sikkelerin de sergilendiği Elmalı Müzesi…

Yuva köy yolu üzerindeki kalker blokların oluşturduğu bir oda görünümüne sahipKızılbey mezarı, duvar çizimleri ile ziyaretçilerini etkileyen M.Ö 5. Yüzyıldan kalma olduğu düşünülen ve üçgen çatılı mezar odasının yer aldığı Karaburun Tümülüsü

Tekke Köyünde,Anadolu’da 600 yıl kadar önce yaşamış bir Türk düşünürü ve Orhan Gazinin silah arkadaşlarından biri olduğu tahmin edilen ve türbesi 12. Yüzyılda yapıldığı düşünülen Abdal Musa Türbesi…

Evliya Çelebi'nin de notlarında yer verdiği,klasik dönemde inşa edilen eserlerden biri olan Bey Hamamı…

Elmalı merkezde görülebilecek tarihi yapılar arasında yer alan, kitabesine dayanılarak yapının 1284 yılında inşa edilmiş olduğu ifade edilen, Çatal çeşme…

Elmalı'nın 60 mahallesinde Likya lahitlerinden esinlenerek yapılan ve tarihi 5 bin yıl öncesine kadar uzandığı belirtilen, yapım tekniği açısından Likya mimarisindeki mezar yapılarına benzeyentek tek tespit edilmiş 16’sı ayakta 63 adet Arı Serenleriile yarısı kullanılmaya devam edilen ve kültürel miras haritasına işlenen 1600 adet, içerilerine haşerelerin giremediği bu sayede tahılların uzun süre korunabildiğini tarihi tahıl ambarları

Elmalı’ya gelen herkesin uğradığı yaklaşık 150 yıldır hizmet veren tarihi Leblebiciler Çarşısı…

FARKLI TARİHLERDE DÜZENLENEN FESTİVAL VE ŞENLİKLER VAR…

Her yıl Eylül ayında düzenlenen bu yıl 670. si yapılacak olan Tarihi Elmalı Yeşilyayla Güreşleri

38 yıldır Ulusal, 17 yıldır Uluslararası düzenlenen, Abdal Musa Şenlikleri…

Önemli bir tarihi miras olan Yörük kültürünün gelecek nesillere taşınması ve yaşatılabilmesini hedefleyen Yörük Göçü

Adını aldığı ovanın yeşil örtüsü içinde kurulmuş olan, Antalya’nın Kaş ilçesindeki Gömbe Yaylası, tüm bölgeye hayat veren su kaynaklarının fışkırdığı, Türkiye'nin önemli elma üretim merkezlerinden biri olma özelliğinin yanında Gömbe Festivali ile de misafirlerini bekliyor…

TARİHİ KÜLTÜRE YAKIŞAN BİR GASTRONOMİ VE ÜRÜN ZENGİNLİĞİ…

Elmalı Elması, Gilevgi Sarımsağı, Gilevgi Oturak Fasulyesi, Elmalı Havucu ( Gökpınar ), Dereköy Fasulyesi, Söğle Tereyağı, Söğle Peyniri,Söğle Kış Yoğurdu, Söğle Tarhanası, Tilki Kuyruğu Üzümü, Dimlit ( Dimrit ) Üzümü, Acı Kara Üzümü gibi daha birçok ürün yelpazesine sahiptir Elmalı…

Yöresel lezzetleri ile de bilinen Elmalı’da yöresel tarhana çorbası, erişte, höşmerim ve keçi sütü kullanılarak yapılan teke dondurmasını, Müren Pekmezini tadabilir,Elmalı Leblebisi’den yiyebilirsiniz

Elmalı usulü içme salata, Arabaşı Çorbası, Kızıl Sulu Et, Balkabaklı Börek, Sucuk Bulamacı ( Tatlı ), Elmalı Usulü Bazlama, Toros Böreği ( Çökelek Katmeri ) gibi Elmalı’ya özel yöresel yemekleri yerseniz bir daha Elmalı’dan vaz geçemezsiniz…

ESKİ ÇAĞLARDA LİKYA İSMİYLE ADLANDIRILAN FİNİKE…

O zaman ki Likya, Doğuda Pamfilya, batıda Karya, kuzeyde ise Psidya seklinde adlandırılan bölgelerle çevrili olup, Fenikeliler tarafından V. Yüzyılda Phanikos adı ile AykırıçaySuyu'nun denize döküldüğü yerde kurulmuştur. Uzun yıllar Likya'nın başkenti olan Limyra tarım ürünleri ihraç ettiği bir liman görevi yapmıştır.

Bu özelliğiyle Fenikelilerin en önemli ticaret merkezlerinden biri olmuştur. Finike adının, Fenikelilerden dolayı verildiği de rivayetler arasındadır.

Finike Antalya'nın portakalıyla ünlü liman kentidir. Öyle ki California Üniversitesi'nin dünya çapında yaptığı bilimsel bir araştırmada Finike Portakalı dünya 1.si olmuştur.

Doğal güzellikleri, tarih boyu birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olması ve liman kenti oluşundan ötürü birçok medeniyetin merkezi olmuştur…

Böylesine eşsiz bir coğrafyada meşhur olan sadece portakal değildir, turizm açısından da oldukça zengin olan Finike içinde birçok güzelliği bünyesinde barındırmaktadır.

Konumu itibariyle yüksek bir tepeye inşa edilmesi, savaş dönemlerinde stratejik bir öneme sahip olmasına olanak sağlamış olan, ortalama 2 bin yıllık geçmişe sahipFinike ilçesinin en eski tarihi yerlerinden birisi Limyra Antik Kenti…

Doğa yürüyüşlerinin, kamp ve piknik aktivitelerinin sıklıkla tercih edildiği bir yer olan Gökbük Kanyonu

Sahip olduğu manzara ve denizi ile birlikte, Akdeniz’in mavi suları ile birleştiği benzersiz bir noktada bulunan AndreaDoria Koyu…

Halk arasında İncirli Mağarası olarak da bilinen, Sarkıtları, travertenleri ve farklı büyüklüklerdeki havuzlarıyla birlikte gezilebilecek olan tarihi Suluin Mağarası

Finike’de inşa edilmiş en eski yerleşim merkezleri olan, M.Ö. 5.yy.da kurulduğu düşünülen, ismi “yüksek kayalığın yanındaki yer” anlamına gelen,  içersin de günümüze kadar ulaşabilmiş olan amfi tiyatrosu bulunan Arykanda Antik Kenti…

FİNİKE BEREKETLİ TOPRAKLARININ SUNDUĞU BİR ÜRÜN ZENGİNLİĞİNE SAHİPTİR…

Finike Portakalı,Beyaz Limon,Kırmızı Limon,Finike Yerlisi,Yazır Üzümü,Çil Karides ve Ernez Balı ve daha birçok ürünü ile tarihinin yanında bir o kadar da ürün zenginliğine sahiptir Finike

MAVİ YENGEÇ VE HARNUP (KEÇİBOYNUZU) PEKMEZİ İLE ÜNLÜ DEMRE’NİN TARİHİ GÜZELLİKLERİ DE EŞŞİZDİR…

Kuruluşu M.Ö. 5. yy dayanan, Hristiyanlar açısından önemli olarak kabul edilen Aziz Nikolas’ın başpiskoposluk yaptığı bölgede bulunan ve içersin de Roma döneminde kurulmuş görkemli bir antik tiyatrosu bulunan Myra Antik Kenti…

DEVAM EDERSENİZ ANTİK KENT KEKOVA, KAŞ, KALKAN, PATARA’YA ULAŞIRSINIZ…

Bu coğrafyanın da tarihi ve kültürel özellikleri anlatmakla bitmez, kitaplara sığmaz…

TÜM BUNLARI NİYE ANLATTIM…

Antalya da yıllardır uygulanan herşey dahil sistemine, gastronomiyi de ön plana çıkararak alternatif bir farklı model belirlemek lazım…

Tatile çıkan dünya insanı, deniz, kum ve güneşten daha çok, gittiği ülkenin yemek kültürünü,  insanlarının yaşam tarzını, ürünlerin nerede nasıl yetiştiğini merak ediyor…

Turistten daha çok bölgenin yerlisi gibi bir tatil geçirmeyi amaçlıyor…

AVRUPA’DA ÖRNEKLERİ ÇOK…

Fransa’da Bordo’dan araba ile yola çıkıp, İspanya’da Bask Bölgesinde bulunan eşsiz mimarisinin yanında dünyaca ünlü bir lezzet durağı olan San Sebastian’a giderken yol boyunca Korkuteli-Finike arasında ki gibi birçok tarihi kültürle birlikte, deniz ürünleri dahil farklı bir gastronomi kültürü ile de tanışırsınız… San Sebastian’ıdünyaca ünlü gurme üssü yapan pintxosbarlar’dır.

Fransa'nın güneyinde, Provence-Alpes-Côted'Azur Bölgesi'nde yer alan ve Fransız Riveryası'nın gözdesi Cannes'a 20 km uzaklıktaki Mougins tam bir gastronomi cennetidir, otellerinde aylar öncesi rezervasyon yapmadan yer bulamazsınız.

İtalya'nın en ünlü şarap rotaları arasında gösterilen Toskana bölgesindeki dolgun ve kadifemsi yapısı ile bilinen ve tamamen elle toplanan Chianti üzümlerinin bağları her yıl şarap severlerin akınına uğramaktadır.

İtalya’da, Napoli’de Pizza, Puglia’da Deniz Ürünleriyemek, Alba’daTrüf Mantarıile tanışmak ,Venedik’te Dondurma yiyip,Roma’da Kahve içmek bu coğrafyaya ayak basan herkesin beynine bir yasa gibi işlenmiştir…

KORKUTELİ – ELMALI – FİNİKE ROTASI EŞŞİZ BİR COĞRAFYADIR…

Arkeolojik çalışmalardan çıkan sonuçlara göre Korkuteli-Elmalı-Finike, binlerce yıl öncesinden bugüne kadar gıda üretimi ve tarım yapılan önemli bir bölgedir…

Öyle ki daha sonra ki dönemlerde üretilen fazla ürünü koruyabilmek amacı ile yapılan Tahıl Ambarları bile günümüze kadar varlığını koruyabilmiştir…

Beydağlarının en yüksek tepesinde Elmalı’nın dünyaca ünlüeşşiz kokusu ile bir oksijen deposu olan Sedir ormanları

Elmalı- Finike arasında bulunan sadece ülkemizin değil tüm dünyanın en nadir sedir ormanlarından biri olan, bin ve iki bin yaş arası sedir ağaçlarından oluşan Çığlıkara Ormanı

Yörük kültürünün de getirdiği güzelliklerle zenginleşen, gelenek, görenek ve yemek kültürümüz, bu coğrafyada yetişen ürünlerin, Gilevgi Sarımsağı, Gilevgi Oturak Fasulyesi, Elmalı Havucu ( Gökpınar ), Dereköy Fasulyesi, Söğle Tereyağı, Söğle Peyniri, Söğle Kış Yoğurdu, Söğle Tarhanası, YeltenTarhanası, Finike Portakalı, Karyağdı Armudu, gibi ürünlerin çoğunun başka hiçbir coğrafyada yetişemiyor olması,bu bölgeyi eşşiz kılıyor…

BÖYLE BİR KÜLTÜR VE GASTRONOMİ ROTASI İLE MİLLETİMİZİN EFENDİSİ KÖYLÜLERİMİZ İÇİNDE  BİR GELİR KAPISI YARATMIŞ OLURUZ…

Burada yaşayan vatandaşlarımız gerekli yetkili kurumlar tarafından, evi, dükkanı, tarlası, çiftliği ziyaret edilerek eğitilmeli ve köylerde yaşayan insanlarımıza bunun kendileri için de önemli bir gelir kapısı olduğu anlatılmalı, projeye sahip çıkmaları sağlanmalıdır…

Hizmet sektöründe bulunan lokanta, otel gibi işletmeler iyileştirilmesi sağlanmalı ve sayıları artırılmalı, hatta tarihi Elmalı Evleri restore edilerek tıpkı Eskişehir Odunpazarı’nda olduğu gibi turizme açılmalıdır…

İNANIN SAHİLDE Kİ TURİSTİN KARLILIĞINDAN DAHA ÇOK BİR KARLILIK SAĞLANACAKTIR…

O halde ne duruyoruz, Büyük Şehir Belediyemiz, Korkuteli, Elmalı, Finike Belediyelerimiz, Turizm İl Müdürlüğümüz, Rehberler odamız, buyurun. Tarihi ile, gastronomisi ile, bağ bozumları ile, folkloru ile, şenlikleri, festivalleri, doğal zenginlikleri, tarımı ile bu parkurda Rotayı belirleyin…

Böylelikle hem turizmi yeni bir rota ile zenginleştirmiş oluruz, hemde kısmende olsa herşey dahil sistemden belli bir bölgede kurtulmuş, en önemlisi bu bölge insanları içinde istihdam yaratmış ve Turizm ile yeni bir gelir kapısı açmış oluruz…

 

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yorum Yap

Yazarın Diğer Yazıları