Aliekber METE/ANKARA, (DHA)- TBMM İliç Maden Kazası Araştırma Komisyonu'nda sunum yapan Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdür Yardımcısı Cengiz Han Kılıçaslan, altın madenine Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporu verilmesiyle ilgili, "ÇED raporunu hazırlayan kurum değiliz. Diğer ilgili onlarca kurum gibi bizler de görev, yetki sorumluluğumuz dahilinde olan süreçlerle ilgili kurum görüşümüzü veriyoruz" dedi.

İstanbul - Özgür Özel 'Büyük Eğitim Mitingi'nde konuştu: Hep beraber başaracağız İstanbul - Özgür Özel 'Büyük Eğitim Mitingi'nde konuştu: Hep beraber başaracağız

Erzincan'ın İliç ilçesindeki maden ocağında meydana gelen ve 9 işçinin göçük altında kaldığı toprak kaymasının tüm yönleriyle araştırılarak muhtemel maden kazalarının önlenmesine yönelik tedbirlerin belirlenmesi amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, AK Parti Antalya Milletvekili Atay Uslu başkanlığında toplandı. Komisyonda DSİ Genel Müdürü Mehmet Akif Balta ve Genel Müdür Yardımcısı Cengiz Han Kılıçaslan sunum yaptı. Başkan Uslu, arama çalışmaları neticesinde 2 madencinin daha naaşına ulaşıldığını belirterek, "Hayatını kaybeden madencilerimizden Ramazan Çimen ve Kenan Öz’ün naaşlarına ulaşıldı. Ramazan Çimen, Kenan Öz, Uğur Yıldız ve Adnan Keklik’e bir kez daha Allah’tan rahmet diliyoruz. Madencilere ulaşma çalışmaları 7/24 devam ediyor. Halen toprak altında bulunan madenci kardeşlerimiz Abdurrahman Şahin, Fahrettin Keklik, Hüseyin Kara, Mehmet Kazar, Şaban Yılmaz’a en kısa sürede ulaşılmasını temenni ediyoruz" diye konuştu.

'SİYANÜRLÜ MALZEMEYİ ENGELLEDİK'

DSİ Genel Müdürü Mehmet Akif Balta, kaza sonrası siyanürün suya karışmasını engellemek için yapılan çalışmalara değinerek, "Siyanüre temas etmiş malzemenin Sabırlı Deresi’ne inmiş olduğunu gördüğümüzde, suyun Bağıştaş Barajı'na ve Fırat Nehri’ne ulaşmasını ilk etapta önlemek gerektiği kanaatiyle hangi tedbirlerin alınması gerektiğini belirledik. Herhangi bir siyanürlü malzemenin, toprağın, suyun ya da akışkan halindeki herhangi bir sıvının bu alınan tedbirler sayesinde, Sabırlar Deresi havzasını terk etmesi engellenmiş ve Fırat Nehri’ne ve mansabındaki Bağıştaş Barajı’na inmesinin önü kesilmiş durumdadır. Tabii bu tedbirler paketi sahada halen daha uygulanmaya devam etmektedir" dedi.

'FİRMAYA UYARI YAZIMIZI YAZDIK'

Genel Müdür Yardımcısı Cengiz Han Kılıçaslan ise liç malzemesine su girişini engellemek için yapılan çalışmaları anlattı. Kılıçaslan, "Biz bu liç malzemesinin ne kadar süreyle kalacağını bilmediğimiz için, yukarı havzalarda herhangi bir taşkın olması durumunda liç malzemesine temiz suyun gelmemesi ve liç malzemesinin su yoğunluğunun artırılmaması açısından bir sel kapanı çalıştık. Bu sel kapanıyla alakalı uygun bir yer bulduk. Ancak bu Sabırlı köyünün içerisindeydi. Durum da biraz hassas ve yapılacak imalatta büyük ve 4 adet parsel vatandaş arazisiydi. Buna henüz başlanmadı ancak bununla alakalı bir tedbir alınması hususunda firmaya biz yazılı uyarımızı yaptık" diye konuştu.

Kılıçaslan, komisyon üyelerinden gelen, 'DSİ, altın madenine ÇED raporunu nasıl verdi' sorusu üzerine, "ÇED raporunu hazırlayan kurum değiliz. Diğer ilgili onlarca kurum gibi bizler de görev, yetki sorumluluğumuz dahilinde olan süreçlerle ilgili kurum görüşümüzü veriyoruz. Burada özellikle taşkın kontrolüyle ilgili herhangi bir dere yatağında yapılaşma var mı, yok mu, gerçekleştirilecek projede etkileme var mı, bunu inceliyoruz. Madene ilişkin mesela, 'Depolama alanları ve depolama tesislerinde yıkılma, kayma ihtimali göz önüne alınarak yer altı suyu ve yüzey sularının kirlenmesine engel olmak için alınacak tedbirler belirlenmelidir. Bağıştaş -1 HES Barajı ile Bağıştaş-2 regülatörü ve yeni alınacak tedbirler Çöpler köyü dikkate alınarak yıkılma, kayma modelleri yapılmalı ve oluşturulan senaryolar değerlendirmelidir' demişiz. Yani bu hususlara dikkat çekmişiz ve bununla alakalı firmanın projelendirme safhasında böyle bir çalışma yapmasını istemişiz" dedi.

'RESMİ OLARAK KONTROL MEKANİZMASI YOK'

‘Sedde yapılmasının kontrolünü kim yapıyor’ sorusunu yanıtlayan Genel Müdür Mehmet Akif Balta ise "Biz şirkete yapması gerekenleri bildiğimiz ölçüde tarif ediyoruz. Bu tarifi sadece şirkete değil ilgili bakanlık mensuplarının da olduğu bir komisyonda söylüyoruz ve bunu tarif edilen bir şekilde yapıyorlar. Resmi olarak bir kontrol mekanizması yok, kendi projelerimizi nasıl ki resmi olarak projelerimizi tasdik ederiz ve başında durur kontrollük yaparız, ödemeye esas belgeleri oluştururuz, herhangi bir resmi imza atma noktasında bir kontrolümüz yok; ama şirket zaten yapılan işlerin tamamıyla alakalı proje ve danışman firma zaten tutmuş durumda" diye konuştu. (DHA)

FOTOGRAFLI