Antalya haber... Yağcı, 20 Mayıs'ta teslim aldığı aracı satın almadan önce görmek istediğini ancak bayi tarafından 'depoda olduğu' gerekçesiyle bu talebinin reddedildiğini belirtti. Teslimat sırasında yanan arıza lambalarına ise "akü şarj edildikçe geçer" gibi geçiştirici cevaplar verildiğini öne sürdü.
Ancak asıl tehlike, bu olaydan kısa süre sonra ortaya çıktı. Trafikte seyir halindeyken frenlerin aniden tutmadığını ve tüm arıza lambalarının yandığını söyleyen Yağcı, "Fren patladıktan sonra hayati tehlike yaşadık" diyerek yaşadığı şoku dile getirdi.
Yaşadığı mağduriyeti duyurmak ve diğer vatandaşları uyarmak için yapay zekâ ile bir video hazırlayarak sosyal medyada paylaşan Yağcı, hukuki yollara başvurdu.
Yağcı, gerçek ve tüzel kişiler hakkında "nitelikli dolandırıcılık" suçlamasıyla Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Bu skandal, araç alım satım süreçlerindeki şeffaflık ve tüketici hakları konularını bir kez daha gündeme getirdi.


"Araba bir yıldır arıza lambalarını yakıyormuş"
Yağcı, aracın geçmişi hakkında edindiği bilgilerle şaşkına döndüğünü söyledi. Başka bir bayiden aldığı duyumlara göre, aracın bir yıldır sürekli arıza lambaları yaktığı ve daha önce başka bir alıcıya satılmak istendiği ancak alıcının kabul etmemesi üzerine satışın iptal edildiği iddia edildi. Yağcı, bu bilginin kendilerinden saklandığını düşündüğünü belirtti.
Hukuki süreç başladı: Nitelikli dolandırıcılık suçlaması
Yetkililerle sorunları çözme girişimlerinin sonuçsuz kaldığını söyleyen Yağcı, başlangıçta iade ve takas gibi seçeneklerin konuşulmasına rağmen, sonrasında "6 ay 6 bin kilometre kuralı" gibi gerekçelerle geri adım atıldığını iddia etti.

