Pek çok hastalığı beraberinde getiren koronavirüsün pek bilinmeyen ve hastalığı ağır atlatan kişilerde iyileştikten sonra bile etkisini devam ettiren bir tür zihinsel bulanıklık şeklinde de tarif edilebilen 'beyin sisi'ne neden olduğu ortaya çıktı. [caption id="attachment_278244" align="alignnone" width="646"]<img class="wp-image-278244 size-full" src="https://www.mygazete.com/wp-content/uploads/2021/02/1-188.jpg" alt="" width="646" height="383" /> Koronavirüs zihin bulanıklığına sebep oluyor[/caption] Yapılan yeni bir çalışmada, enfekte olmuş insanların beyinlerinde oldukça sıra dışı hücre kümeleri şeklinde nörolojik bir bulguya rastlandı. Çalışmanın baş yazarı Dr. David Nauen, "Bahsettiğimiz şey, hastaların düşüncelerinin bulanık olması" dedi. Dr. Nauen durumu şu şekilde açıkladı: "Aşırı derecede yorgun ve halsiz olduğunuzda ve zihniniz her zamanki gibi keskin çalışmaz. Hala bakım altında olan Covid-19 hastaları arasında bu duruma rastlıyoruz." Baltimore'daki Johns Hopkins Üniversitesi Patoloji Bölümü'nde yardımcı doçent olan Nauen, "Bunun beyni etkileyen bir şeyden kaynaklandığını düşünüyoruz. Çünkü diğer virüslerin beyni kesinlikle etkileyebileceğini biliyoruz. Bu bazen ciddi nörolojik sonuçlar doğurabilir" dedi. [caption id="attachment_278246" align="alignnone" width="646"]<img class="wp-image-278246 size-full" src="https://www.mygazete.com/wp-content/uploads/2021/02/2-154.jpg" alt="" width="646" height="383" /> Uzmanlar yaptığı çalışmalarda ilginç nörolojik bulgulara rastladı[/caption] <h3>HASTALARIN BEYİNLERİNE OTOPSİ YAPILDI</h3> Dr. David Nauen ve meslektaşları, 2020 Nisan ve Mayıs ayları arasında, rastgele seçilen 15 koronavirüs hastasının ve enfekte olmamış iki kişinin beyinlerine otopsi yapıldı. Dr. Nauen incelemenin sonuçlarını şöyle açıkladı: "Enfekte olmuş hastaların beyninde iltihaplanma ve lenfositler [beyaz kan hücreleri] gibi klasik viral hastalık belirtilerinin hiçbiri yoktu. Bunun yerine, kılcal damarlarda, beyinde hiç görmediğimiz megakaryosit adı verilen sıra dışı hücreler vardı." <img class="alignnone size-full wp-image-278243" src="https://www.mygazete.com/wp-content/uploads/2021/02/3-117.jpg" alt="" width="646" height="383" /> Nauen konuşmasına şöyle devam etti: "Megakaryositleri beynin kılcal damarlarında görmek gerçekten, alışılmadık bir durum. Çünkü kılcal damarlar, beyne oksijen getiren ince küçük tüpler gibidir. Yani bu tüplerde megakaryositler bulmak, evinizde gerçekten küçük bir boruya doldurulmuş bir futbol topu bulmak gibidir. Borunun içinden hiçbir şey geçemez." Nauen, beyin sisinin nedeninin beyindeki megakaryositler olduğunu söylemek için erken olduğunu belirtti. Dr. David Nauen, "Orada olduklarını öğrenerek ilk adımı attı. Şimdi neden beyinde olduklarını bulmamız gerek. Bu durum inme riskinin artmasına da katkıda bulunuyor olabilir"dedi. Kentucky Üniversitesi Nöroloji Bölümü Başkanı ve Kentucky Nörobilim Enstitüsü eş yöneticisi olan Dr. Larry Goldstein, Nauen'in bulgularına temkinli bir bakış açısı getirdi. Dr. Larry Goldstein, "'Beyin sisi belirgin bir durum değildir ve tanımlayıcı tanı kriterleri yoktur" dedi. Beyin sisinin koronavirüse özgü olmadığını söyleyen Dr. Goldstein, "Çeşitli iltihaplı durumlar, dejeneratif hastalıklar, ilaçlar - özellikle bazı kanser kemoterapileri - ve diğerlerinin yanı sıra yoğun bakım ünitesinde hastaneye yatışlarla ilişkili olarak ortaya çıkabilir" şeklinde konuştu.