Almanya'nın Bingen kentinde gerçekleşen Best Ager Konferansı, turizmin geleceğinin 60 yaş üstü bireyler tarafından şekillendirildiğini ortaya koydu. Uzmanlara göre, günümüzün 60+ kuşağı, geçmişin aksine pasif bir tatil anlayışından uzak, daha sağlıklı, daha eğitimli ve kültürel açıdan daha açık bir profil çiziyor.
Almanya Federal İstatistik Ofisi verilerine göre, 2034'te Almanya’da 67 yaş üzeri nüfus 27 milyonu aşacak. Şimdiden Almanların tatil seyahatlerinin %43’ünü bu grup oluşturuyor.
Onlar için seyahat; sadece dinlenmek değil, öğrenmek, yeni kültürler keşfetmek ve yaşam kalitelerini artırmak anlamına geliyor.
Türkiye'nin bu özel grup için sunduğu avantajlar şöyle sıralandı:
Konferanstan çıkan sonuç, Türkiye'nin sadece gençlerin değil, dünya görmüş, varlıklı ve hayattan zevk almaya devam eden 60+ kuşağının da vazgeçilmez adresi olma yolunda önemli adımlar attığını gösterdi.



Türkiye neden bir “Best Ager” cenneti?
Konferansta Türkiye’nin Almanya Mainz Başkonsolosu Mehmet Akif İnam ve Marmaris Belediye Başkanı Acar Ünlü de söz alarak, Türkiye'nin bu kitle için neden ideal bir ülke olduğunu anlattı.
- Ulaşım Kolaylığı: Almanya'dan sadece 3 saatlik direkt uçuş mesafesinde olan Türkiye, Alman vatandaşlarına vizesiz ve hatta kimlik kartıyla seyahat imkânı sunuyor.

- Sağlık ve Wellness Turizmi: 2024'te sağlık turizmiyle 3 milyar dolar gelir elde eden Türkiye, termal merkezleri, kaplıcaları ve medikal turizm altyapısıyla 60+ turistler için ideal bir destinasyon. Afyonkarahisar, Bursa ve Yalova gibi şehirler bu alanda öne çıkıyor.
- Erişilebilir Altyapı: İstanbul, Antalya ve İzmir havalimanları tamamen engelsiz hizmet sunuyor. Otellerde "senior dostu" odalar, özel sağlık destekleri ve erken akşam yemeği gibi hizmetler yaygınlaşıyor.

-
Çeşitli Destinasyonlar:
- Kışlık Sığınak: Özellikle kış aylarında Marmaris, Antalya ve Belek'in ılıman iklimi ve düz sahil yürüyüş yolları, Avrupa'nın soğuk havasından kaçanlar için cazip bir seçenek sunuyor.
- Kültürel Keşif: Ege kıyılarındaki tarihi miraslar, İstanbul'un zengin kültürel hayatı ve Kapadokya'nın benzersiz dokusu, bu kuşağın kültürel beklentilerini karşılıyor.

