Yap işlet iskeletini devret

29.01.2022 14:11

Kanunda belirlenmiş kuralları dahilinde, bir dedikoduya meydan vermeyecek şekilde dürüst insanlar tarafından yapıldığında, sözleşmesi de etraflı ve devleti koruyan kuralları kapsayacak şekilde düzenlendiğinde, bu yöntemin hiçbir sakıncası yok.

Ama sözleşmeler karşılıklı kişisel menfaat paylaşımına meydan verecek şekilde düzenlenir ve uygulanırsa;

İş yapılır

İşletilir

Menfaatler kişiler tarafından paylaşılır

Sonunda iskeleti devlete kalır.

Kamu kaynağı heba olur.

Karayolları, otobanlar, havaalanları, köprüler, tüneller, yurtlar bu kapsama girer.

Genelde en az 10 en fazla 40 yıl işletilmek ve sonrasında devletin kamu idaresine devredilmek üzere yapılır.

Hafriyat ve asfaltlama ağırlıklı otobanlar, tüneller eğer ciddi bir denetim altında gerçekleştirilirse 10 yıllık işletim süresi sonu için gelecek nesillere önemli yatırımlardır.

Ama maalesef böyle olmuyor;

Eğer bu kara yolları kuralları doğrultusunda yapılmış olsa yani hafriyatı ve asfaltı bilimsel gerçekliğe göre imal edilse küçük çaplı tamiratlar ile birlikte 40 yıl dayanması gerekiyor peki böylemi oluyor en iyisi 6-7 yıl dayanıyor, bu da malzemeden çalındığını net olarak gösteriyor.

Bu nedenledir ki on yılın sonunda devlete iskeleti devredilmiş oluyor ve devlete yapım maliyeti kadar gider yapma zorunluluğu doğuyor.

Hakeza hava limanları, köprüler, yolcu garantisi verildiği için neredeyse yapım maliyeti kadar hazineden ilave ödemeler yapılmak zorunda kalıyor bu arada işletme süresi boyunca gelirleri de hazineye intikal edemiyor.

Otuz kırk yılın sonunda bu yapılar da bir iskelet halinde devlete  için, sadece işleticisini zengin ediyor devlete zararı kalıyor.

Tabi ki biz bu yapıların zararlarını önümüzdeki, on yirmi hatta otuz yılın sonunda göreceğimiz için, devasa köprüler, kuleler yanında, otobanlarda lüks araçlar sürat denemeleri yaparken, menfaat sahiplerinin övgü tolu tweet atmaları vatandaşın gözüne şu anda hoş görünüyor tabi. Ama kendisinin hiç faydalanmadığı bu yapılara kendi verdiği vergilerden ödemeleri bile fark etmiyor.

Öte yandan; İstanbul’a son günlerde yağan kar sonrası çevre yolları dahi belli sürelerle kapalı kaldı ve vatandaş çile çekti. Bu yolların açılması işleticisi firmalara ait olması gerekirken bu görevi devlet yaptı.

Ne kadar güzel değil mi?

İşletici firma her türlü geliri alıyor zor anlarda devlet giderleri üstleniyor.

Köprülere oto yollara vs. ödenen fahiş fiyatlar çabası.

Bu yapıları yapmak elbette devletin görevi. Çünkü devlet vergileri, eğitim sağlık emniyet ve diğer kamu hizmetlerini sunmak amacıyla alıyor ve Anayasamızda buna yönelik hükümler var.

Peki devlet bu hizmetleri sunarken neden ikinci bir ücret alır bunu sorgulayan dahi yok.

Velhasıl, YAP İŞLET DEVRET yöntemi, YAP İŞLET CEBE AT İSKELETİ DEVRET yöntemi olarak değişmiş şekilde işliyor.

Çok yazık.

 

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yorum Yap

Yazarın Diğer Yazıları