Şarampol semtini güzelleştiren, orada yaşayan güzel insanlardı...

10.08.2020 08:30

MURATPAŞA CAMİİ’nin üst kısmında KANLI ÇAY ile BÜKLÜ DERE arasında kalan ŞARAMPOL, her dönemde ANTALYA için önemli bir yerleşim birimi olmuştur…

Halam ŞÜKRİYE GÖNCÜ ve eniştem MEHMET GÖNCÜ, ŞARAMPOL’ ün yerlilerinden olduğu için, çocukluk yıllarımda, oldukça sık gidip geldiğimiz, ARNAVUT KALDIRIMLARI, komşuluk ilişkileri, samimiyetleri, içtenlikleri, aşırı futbol sevdaları ile denizden uzak, fakat Akdeniz kadar sıcak insanların oturduğu bir muhit idi ŞARAMPOL

GİRİT’den 1898 yılında ve sonrasında ŞARAMPOL’a gelen, Yunanca bildikleri halde Yunanca'yı hiç sevmemiş olan TÜRK MUHACİRLER için o yıllarda devlet tarafından tek katlı, iki odalı evler yapılarak, bu ailelerin kullanımına verilmişti…

Geçmiş dönemlerde MEHMET KAÇAR ALİ’nin, ŞARAMPOL’ÜN Ağası denecek kadar söz sahibi olduğunu, HASAN BIÇAKCI, BAKKAL ALİ BAHAR, FİLİZLER, ALGINLAR, HÜSSO, MAVRUKALAR, RECEP KADAYIF,PATOKO MEHMET gibi unutulmayan simalar ile GİRİTLİ ZEKİ BEY ve GİRİTLİ MEHMET REMZİ BEY gibi Milli Mücadelemize önemli katkılar sağlayan isimlerin, AHMET MUHTAR ATAMAN, HACI EMİNAKİ BİNBİR, HÜSEYİN TAHSİN ATAMAN, SAİT HULKİ DOĞRUER, ŞEVKİ DOĞRUER, SÜLEYMAN KAÇAROĞLU, REŞİT KINAY, ARİF KARABARUT, OSMAN KAVUR, SEYİT ALİ PAMİR gibi kentin ticaretine bir dönem önemli imzalar atmış değerlerin, hepsinin de GİRİT kökenli olduklarını Sevgili HÜSEYİN ÇİMRİN ABİMİN araştırmalarından öğreniyorum…

ANA MESLEKLERİ, AYAKKABICILIK, MARANGOZLUK, MOBİLYACILIK, KASAPLIK, CELEPLİK İDİ…

Bahçelerinde YILDIZ DOMATES, TURP, DERE OTU, TAZE SOĞAN, MARUL, MAYDANOZ, BAKLA, TAZE FASULYA, BİBER, SALATALIK yetiştirirlerdi…

Akrep maviyi ateş olarak gördüğü için tedbir olarak her evin mutlaka görünen bir yerinde MAVİ olurdu…

Kahverengi MALTA KEÇİLERİNİ besler, KEÇİ PEYNİRİ yaparlardı…

Hanımlar, kırlarda, bayırlarda, RADİKA gibi, EBEGÜMECİ gibi otlar toplarlar, bu otlardan nefis yemekler yaparlardı…

ERKEKLER, FUTBOL İLE YATARLAR, FUTBOL İLE KALKARLARDI…

KAHVEHANE duvarında bile KARAKARTAL (BJK) amblemi vardı. Adres tarifleri KARTALLI KAHVE'ye göre yapılırdı…

ŞARAMPOL; DEMİRSPOR, SANAYİSPOR gibi takımları beslemesinin yanında, ANTALYASPORUMUZA da, FUTBOLCU veya YÖNETİCİ olarak önemli değerler yetiştirmiştir…

Kendini futbola adamış,nur içinde yatsın Rahmetli HALİM ABİ (KOLANCI ), sadece ŞARAMPOL futboluna değil, şöylece aklıma ilk gelenler, İBRAHİM YÜCEL (GÖÇMEN), MUSTAFA KEMAL YÜKSEL (HAŞİM), ALİ KAVAL, ALİ POSTACI, MUSTAFA CESUR, ALİ SULA, HALİL YAPICI, RAUF KOLANCI, ADNAN ŞİMŞEK (KUZU), AHMET ÖZMERT (ARAP),  İBRAHİM AY, ALİ ÖNER (KIVIRCIK), MUSTAFA YUMURTACI, ŞAKİR FİLİZ gibi önemli isimleri, ANTALYA ve ANTALYASPOR'A kazandırmıştır…

ŞARAMPOL’DEN ANTALYASPORA BAŞKANLAR

METİN HALİM ABİ (HORASAN) çok zor bir dönemde ANTALYASPORUMUZ on birinci başkanlığını yapmış, hatta tüm servetini memleketinin takımı için harcamıştır…

AHMET (ABİ) YEŞİLYURT, ANTALYASPOR’UMUZA on ikinci Başkanı olarak hizmet etmiş,  döneminde ANTALYASPOR, futbolcular açısından, daha da ANTALYALI olmuştur…

HANIMLAR, GİRİTLİ YEMEKLERİ İLE ANTALYA GASTRONOMİSİNE DEĞER KAZANDIRMIŞTIR…

ŞEVKETİ BOSTAN (ASKOLİBURUS), MARATURA (ARAPSAÇI), RADİKA (haşlanır, sızma zeytinyağı ve limon ilave edilerek servis yapılır), KEÇİ YOĞURTLU KUZU ETİ, börek olarak ÇULLAMA (Tavuk eti, kuş üzümü, pirinç ve baharat ilave edilerek yapılır), TURP OTUNUN FİLİZLERİNDEN SALATA, BAKLA ve ZEYTİNYAĞLI FAVA sofralarından hiç eksik olmazdı…

ESKİDEN ŞARAMPOL ANTALYA’NIN SANAYİİ ÇARŞISI GİBİYDİ…

GARAJIN içinde ÖZ PETROL, karşısında DOĞAN EGEL’ in Benzin İstasyonu, GARAJ'dan çıkınca solda MUHARREM ÖNAL’ın lastik Bayii, TERZİ BURHAN BARUT (Sideli) daha aşağıda BİLGİHAN OTEL’in olduğu yerde MUSTAFA SAK’ın ŞEKER OTELİ vardı.

Sağda iki adet ÇIRÇIR FABRİKASI, ilki Manavgatlı OKUDUR AİLESİNİN ( VEHBİ OKUDUR’ un babası), diğeri SELAMET ÇIRÇIR FABRİKASI ( TEVFİK AYDIN'ın babası), ileride İZZET DOĞAN (ANKARA SİGORTA ve YEDEK PARÇA), BULCA TANRIVERDİ (YEDEK PARÇA), ÇAKIR OTELİ, daha ilerde DURUKAN ÇARŞI (AHMET DURUKAN), bir evvel ki köprü sokakta 3 katlı binada TRT ANTALYA RADYOSU (daha sonra BAHÇELİEVLERE, sonrasında da TRT CADDESİNE taşındı ), onun hemen yanında BOYACI BAKIŞLI KARDEŞLER (TAHSİN BAKIŞLI), TORNACI İZZET USTA, sağda HİLMİ DUMAN’INKAHVESİ’nin önünden KANLI ÇAY akardı, bu KANLI ÇAY ileride HİZARLARDAN sonra, BÜKLÜ DEREYE bağlanır, BÜKLÜ DERE de KADIN YARI’na akardı…

Köşede ALİ BAHAR, yanında BAKKAL HASAN AMCA, BÖREKÇİ ZEKİ EKİZOĞLU, KONYA LEZZET LOKANTASI (sonradan ÇORBACI ALİ AĞA, SABRİ AĞA ve İSMET ABİ), BAKKAL TURAN ve NEVZAT ABİLER, HÜSEYİN KOLANCI (inşaat boyaları satardı), BAKKAL MEHMET SERCAN (oğlu ALİ SERCAN), MUSTAFA BÜYÜKKAYA (KADAYIFÇI HOVARDA), köşede SERPİL KAHVESİ (duvarındaki Beşiktaş Ambleminden ötürü KARTALLI KAHVE olarak bilinir KEMAL KAÇAROĞLU işletirdi).

 Önünde ki refüjde RAHMETLİ CEYLAN yatardı. İtfaiyenin arazözü geçerken CEYLAN’ı da yıkardı…

CUMHURİYET İLKOKULU’na sapan sokak (MATBAASOKAK)da HASAN BIÇAKCI, AKILLILAR, TURŞUCU BESİM, ünü ANTALYA dışına da yayılan PARLAMENTO SAFFET AMCA’nın kırık ve çıkıkları tedavi ettiği YÜKSEK KAHVE (KAŞLILARIN KAHVESİ olarak bilinir) bulunurdu…

Sokağın içerisinde DÖŞEMECİ REMZİ ABİ, hemen karşısında KAPORTACI İSMAİL BİLYA, hemen arkasında AHMET MUT’un TAMİRHANESİ vardı…

Diğer Köşede şimdi KARADENİZ İŞHANI olan yerde HELVACİNA FATO (FATMA Abla GİRİT Kökenliydi, SİDE ile bağlantısı vardı, Oğlu Rahmetli YAKUP idi), yanında TURŞUCİNA’ lar vardı (bahçede TURŞU FIÇILARI bulunurdu) yanında BERBER HALİM DEMİROK’un evi, onun yanında da ZAMORA MUSTAFA (YAŞA) AMCA’nın evi, yanında ZEYNELİN HASAN BİNİCİ otururdu (Celeplik yapardı, Teker kaşar Peyniri satardı), onun yanında ANTALYA’nın en iyi tamircilerinden biri, çoğu tamircinin USTASI, ŞABAN ÇEKİÇ’in dükkanı bulunurdu. Ara sokak GÖÇMEN EVLERİNE giderdi…

MUSTAFA ZAMORA’nın evinin arkasında ALİ KAÇAROĞLU ve İTFAİYECİ KEMAL ALTINPINAR’ ın evi bulunurdu…

TURŞUCİNA'ların evinin karşısında ALİ (AKÇOR) AMCA’nın HURDACI dükkanı vardı.

Garajdan çıkınca karşı sırada ŞARAMPOL’a doğru, MUTLU AKÜ (ADİL BOZKURT), YEŞİL ANTALYA OTELİ, HAYFA BARUT’un  İMALATHANESİ (parekende mağazası KALEKAPISI’nda idi), HÜSEYİN ve ÖZDEMİR DOĞRUER’in dükkanı, yanındaki büyük arsa da KAPORTACILAR (en ünlüleri rahmetli ABDİ  ve HÜSEYİN SAPMAZ’ın enişteleri BEKİR USTA idi…), TAMİRCİLER, GAZETE BAYİİ (HARUN’un babası ) vardı…

Arsanın arkasında, TORNACI ARAP HALİL AKYÜZ (kardeşi RIDVAN AKYÜZ) çok iyi bir insandı. Okullar ve Sağlık ocakları yaptırdı. Tüm servetini hayır kurumlarına harcamıştı…

Sonrasın da, PIRILTI’nın BENZİN İSTASYONU’ndan  150 metre önce NAYLON’lar (taraktör römorklarından yapılmış dolmuşlar) ÇINARALTI KAHVESİNE yolcu taşırdı.

NAYLONLAR kalkınca İBRAHİM KADER (ŞEBBOY) daha sonra WİLLYS JEEPler ile taşıma başlattı.

PIRILTI’nın BENZİN İSTASYONU, yandaki sokakta GEBEŞ’in SİMİT FIRINI, önünde ŞABAN KAÇAROĞLU’nun KAHVEHANESİ (İki katlı idi), DOLAPDERE SOKAK da cadde üzeri, FELEK KARASÖR, HALİM KAÇAROĞLU’nun EKMEK FIRINI, LASTİK FABRİKASI,NAMLI KERESTE, KONYAR’ın  HİZARI, sonrasında oradan TAŞLIKUYU’ya inilirdi…

Köşede Muhtar AHMET IRMAK’ ın SABAHÇI KAHVESİ, sonrasında yolun ortasında ŞARAMPOL KARAKOLU, HAL çıkış yolunda TABAK AHMET’in KAHVESİ vardı…

İsimlerini hatırlayamadığım dostlarımdan, büyüklerimden özür diliyorum…

ŞARAMPOL SEMTİ bugün yine var, ama o değerli mekanlar, o değerli isimlerin çoğu bugün yok…

İsimlerin birçoğu ömür vadesine yenik düştü, bina ve işletmelerin çoğu gelişen şehrin içerisinde kayboldu, betona yenik düştü…

O güzel günlere İMZASINI ATANLARA, BU ALEMDE BİR HOŞ SEDA BIRAKANLARA, SELAM OLSUN

Aramızdan ayrılanlara ALLAH’tan rahmet, hayatta olanlara uzun ve sağlıklı ömürler diliyorum…

Bu coğrafya da büyümüş değerli dostlarım HÜSEYİN YAŞA, HASAN BIÇAKÇI, ALİ DUMLUPINAR, ALİ KAVAL, RAUF KOLANCI’ya destek ve katkılarından ötürü sonsuz teşekkürler ediyorum…

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yorum Yap

Yazarın Diğer Yazıları