Merakla başlayan bağımlılık

Sigara, verdiği zararlarla birlikte var olduğu günden itibaren, günümüze kadar olan tüm toplumlarda; sağlık, ekonomik, ve sosyal alanda bir çok yıkıcı tahribatlara yol açmaktadır. Sigarayla olan bağımız, günlük yaşamımızda bedenimizin aslında  hiç de ihtiyaç duyulmayan bir maddeyi  uzun ısrarcı zorlamalar sonrasında bağımlı hale gelinmesidir. Maddi bir bedel karşılığında yaşamsal zarar veren yasal bir bağımlılık yaratan maddedir. Sigaranın içinde 4000’den fazla madde vardır ve bunların en az 43 tanesinin kansere sebep olduğu bilinmektedir.

 Günde 20 sigaradan fazla sigara içen bireylerde, ani ölüm oranı içmeyenlere göre 5 kat daha fazladır. Sigara, gerek kendi kişisel tercihiyle kullanan, gerekse pasif içici olarak maruz kalan kişilerde çok önemli bir hastalık ve ölüm nedeni olarak varolmaktadır. Ama halk arasında okadar kabul görülen bir alışkanlığa dönüşünce verilen zararlarda görmemezlikten geliniyor. Genellikle En sık gözlenen başlama nedenlerinden biriside meraktır. Merakla başlayan bu anlamsız ve tatsız serüven sonu bıraktığı olumsuz kalıntılarla çok derin izler bırakıyor. Arkadaş baskısıda başlamak için ikinci önemli etkendir. Genelliklede ergenlik çağlarında özenti, gösteriş, taklit, büyüme veya özgürlük ifadesi olarak başlanan sigara, kısa sürede bağımlılığa yol açarak, kişinin hayatının ayrılmaz bir parçası olarak hissediliyor.

Zaten mantıklı düşündüğümüzde, bizim dosttan daha öte kendimize yakın bulduğumuz sigara, karşılığında bizi zehirleyerek hayatımızın ayrılmaz bir parçası oluveriyor. İnsanlık olarak hepimiz ciddi hastalıklara yakalanacağımızı bilmemize rağmen sigara içiciler, bu alışkanlığı bırakmak ya da düşünme düşüncesini kendilerinden  uzaklaştırarak sigarayla olan bağlarını koparma düşüncesi kendilerine ürkütücü gelmektedir. 

Sigaranın insana keyif ve haz verdiğine inanan  bağımlılar sigarayı tamamen bıraktıktan sonra aslında sadece beyinsel bir şartlanmanın kurbanı olduğunu geçte olsa anlıyorlar.

Sigarayı bırakmayı başladığımız ilk saat içerisinde, sağlığa verilen tahribatların inşasına yönelik çalışmaları vücut sistemimiz el birliğiyle  onarmaktadır. 

Bedenimizin dili olsa, ona yaptığımız bu halsızlığı nasıl tepki verirdi bilemiyorum ama zaten sigaraya bağlı hastalıklarla bize verilen zararları önümüze sunuyor.  

Bu hastalıklara yakalanmadan önce mantığımızı kullanıp, bu gereksiz bağımlılıktan vazgeçersek hayatımıza katacağız olumlu başlangıçların kapısını aralarız... Çünkü sağlık olmadan hayatta olmak istediğimiz hangi konumda olsakta, bedenimiz o anı algılamayacaktır. Sağlıklı olunca en zor geçirdiğimiz zamanları bedenimizin desteğiyle aşmış oluruz.