Kendi kadrajımızdan hayata bakmak

13.03.2020 11:01

Yalnızlık deyince yalnız olma hissiyle aynı anlama geldiğini zannederiz çoğu zaman..Yalnızlık duygusu aslında bir kopukluk hissi,etrafınızdaki insanların sizi anlayamadığını düşündüğünüz, yanınızda olduğunuz insanlarla mutlu olmadığınız, yada olmak istediğiniz kimlikle çok bağlatısızsanız etrafınıza ya sardığınız çitlerden yada başkalarının ördüğü ağın içinde kendinizi, ruhunuzu hapsolmuş hissedersiniz. 

Güvensizlik duygusuda yalnızlığın doğurganlığı sonucunda ortaya çıkan , ruhu yıkıma sürükleyen bir duygudur. Çünkü bir insanın en önemli ihtiyacı insandır.. Ona karşı güvenini kaybettikten sonra yalnızlık ve güvensizlik duygusunda bocalayarak hayatın anlamsızlığına inanmaktadır. Hernekadar yanlızlığa ihtiyacımız olduğumuz zamanlar olsada, bir insan kendi başına yeterli olamamaktadır.

Eski Türklerde askerler savaşırken, arkadan gelecek herhangi  bir saldırıyı kontrol edebilmek için sırtlarını bir ağaca, kayaya veya taşa vererek ok atarlarmış. Atalarımız genelde bozkır hayatı yaşadıkları için, bu nesne bir taş veya kaya olurmuş.

Yıllar sonra bu sırta dayanan taşın ismi ARKA-TAŞ’dan ARKADAŞ şeklinde dilimize yerleşmiştir. Günümüzdede, güvenebileceğimiz, arkamızı döndüğümüzde sırtımızın sağlam olduğu, dostluğuna, sevgisine, samimiyetine güvendiğimiz kişilere verdiğimiz isimdir.

İnsan, sevdiği insanların kendisine karşı zararlı olacağından çok yararlı olacağını düşündüğünden dolayı, başlarına gelen zararın altında kalarak güvensizlik duygusunu kalkanı olarak kullanır. Güven duygusunun sarsılmaya başlamasıyla, ozaman insan kendini yalnızlığın çemberinde hissetmektedir.

Ama hayatın kadrajına sadece kendi gözlerimizle bakmazsak eğer doğrular kadar yanlışlarıda hesaba katıp başımıza gelebilecek sorunlarda yıkıma uğramayıp, hangi yol ruhumuz tamir eder diyerek, o yolun izinden gideriz..

Ama herşeye kendi  doğrularımız üzerinden değerlendirsek ozaman o çemberden hiç çıkmamış oluruz.

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yorum Yap

Yazarın Diğer Yazıları