Ahlaki ve etik değerler

18.05.2021 11:36

Yapılan bilimsel bir toplantıda, Kamu Görevlileri Etik Kurulunca hazırlanmış temel etik kuralları hatırlatan bir reklamı izledim.

“ADALET
Halka Hizmet
Dürüstlük
Tarafsızlık
Katılımcılık
Şeffaflık
Hesap Verebilirlik
GÜVEN”

Temel ilkeler olarak belirlenmiş ve üst üste sıralanarak bir yapı haline dönüştürülmüş.
Daha sonra [bu yapı yıkılmaz, etik değerlere sahip çıkalım] sözü ile tamamlanmış.

Bir konuşma yapan Büyükşehir Belediye Başkanı da özetle; “Etik kurallar için kanun ve kurallar yetersiz kalır. Kültür karakter ve ahlak etik kuralların temelini oluşturur” diyor.

Yüzde yüz doğru.

Yönetenler/üst yöneticiler/yöneticiler [kültür karakter ve ahlaki] değerlere sahip olmadıkça, kanunlar ve kurallar etik kuralların yerleşmesini sağlayamaz, bunu net olarak görebiliyoruz.

Etik kuralların yerleşmesinde, hizmet alan halkın öncelikle kendilerine güvenmeleri gerekiyor. Bu her türlü olumsuzluğun zeminini ortadan kaldırır.

Halkın sorgulama yapması da çok önemli.

Karakter, ahlak ve vicdan değerlerine sahip olunmadığında, yürürlüğe konulan kanun ve kurallar etik kuralları boşa çıkarıyor, sembolik halde bırakıyor.

Bu da hizmet sunumunda çok büyük adaletsizliğe sebep oluyor.

Halkın eşit faydalanması gereken kamu kaynak ve imkânları, kamu gücünü kötüye kullanan birçok uygulayıcı ile eş dost arkadaş gibi menfaat ortakları arasında paylaşılıyor.

Cezai müeyyideler olsa da olumsuzlukları önleyemiyor.

Çünkü devlet gücünü kendi güçleri olarak kullanıyorlar.

Suç işleyenin kimliği suçu takipsiz bırakabiliyor.

Bu pervasızlığı fark edenler de ahlaki değerlerden gittikçe daha fazla uzaklaşıyor.

Çarpık sistemin içinde nasıl olurda yer alırım düşüncesiyle çürümüşlüğün girdabında kayboluyor.

Devletten sembolik yerler kiraladıktan sonra 10-20 katı yeri kanunsuz şekilde kullanan kişilerin en yakınlarını, yönetimde en kilit noktalarda görebiliyoruz.

Bu tür yozlaşmış, kişilerin kullandıkları güzel sözler.

Uzaktan bakıldığında ahlaki ve manevi değerlere sahipmiş görüntüleri bizleri aldatmamalı.

Yaradan ile aramıza şarlatanları sokmamalıyız.

Manevi duygularımızı aklımız ile yaşayalım.

Mayamızda mevcut olan ahlaki değerlere sıkıca sarılalım.

Toplum ancak bu şekilde temize çıkabilir.

Başka çare yok.

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yorum Yap

Yazarın Diğer Yazıları