Ah Adrasan Ahhh...

04.08.2020 13:14

Öncelikle geçmiş Kurban Bayramı tüm okuyucu dostlarımıza mübarek ve gerçekleştirdiğiniz ibadetleriniz kabul olsun.

Kurban bayramında sanırım dini vecibelerini yerine getirmenin hazzını yaşayan Müslüman kardeşlerimizin yanı sıra en mutlu olan da COVID-19 olsa gerek. Zira eminim kendisi bile bu kadar uygun bulaşı ortamlarıyla karşılaşacağını tahmin edemezdi. Hiç aksırmaya tıksırmaya gerek kalmadan rahat rahat bir bedenden diğerine kolayca hoplaya zıplaya adeta halay çekerek geçiş imkanları bulmuş olsa gerek.

MASKE, MESAFE, HİJYEN aylardır ülkemizde hiç konuşulmamış bu nedenle de hemen hemen hiç kimsenin anlamını bilmediği ,ne işe yaradığı konusunda hiç fikri olmayan kelimeler olarak kültür lugat tarihimize geçmiş oldu.Vatana millete hayırlı olsun.

Korkarım bundan böyle 2020 Kurban bayramı, COVİD BAYRAMI olarak hafızalarda yerini alacak.

Kendimi  bildiğimden bu yıla kadar aile olarak en büyük mutluluklarımızdan olan dini bayramlarda büyüklerimizin ellerini öpmeye gitmenin yanı sıra yaşımızdan dolayı küçüklerinde bizlerin ellerini öpmeye gelmeleriydi.Kapımızın çalınıp komşuların bayram oturmasına en şık kıyafetleri ile gelmeleri. Çocukların yeni alınmış neredeyse etiketini bile sökmeye kıyamadıkları bayramlık kıyafetleri ile diğer çocuklara hava atmaları. Çalan kapının kimin geldiğini önemsemeden, elde aralarına çikolata serpilmiş şekerlikle açılması, gelen çocukların yüzünde beliren para yerine şekerlikle karşılanmalarının verdiği hayal kırıklığını şekerlerin arasına gizlenmiş çikolatalara ulaşmak için verdikleri mücadeleleri izlemek nasıl bir mutluluktu hatırladınız değil mi?

Ya evlerde ilk günden itibaren mis gibi kokan o mübarek kavurmanın kokusu unutula bilir mi?  

COVİD-19 salgını dolayısı ile ne yazık ki bu bayram daha sayamadığım onlarca mutluluğumuza mahrum kaldık.                                                                                                                                                                                   

Bizde bayram namazımızı kıldıktan ve dini vecibelerimizi yerine getirdikten sonra çocukluğumun ve gençliğimin en güzel dönemlerini çok büyük bir keyifle yaşadığım ve büyük özlem duyduğum çadır kampı yapmak üzere kızlarımızı da alıp Kumluca KARAÖZ'e doğru yola çıktık. İçimde ailemle ilk defa yapacağım çadır kampının müthiş heyecanı ile kamp alanına vardık. Çadırlarımızı kurarken sosyal mesafe uygulamasına hassasiyet gösterilmiş, ortak kullanım alanları her daim hijyen ve temiz olması görevlileri tarafından sağlanan çadır kampında çok keyifli bir tatil yapma imkanı bulduk.

Lakin kamp dışında günü birlik gelenleri bölgedeki marketlerden alışverişlerini yaparken çoğu zaman maske takmadıklarını gördük. Biz maskemizi el dezenfektanımızı ve sosyal mesafemizi tüm aile bireyleri olarak sonuna kadar dikkat ederek günlerimizi keyifle geçirdik.

 Antalya’ya dönüş yolunda kızlarım daha önce Adrasan’ı görmedikleri için rotamızı buraya yönelttik. Sahile indiğimizde ise büyük bir şaşkınlık ve hayal kırıklığı ile karşılaştık. Aracımızdan hiç inmeden sahil boyunca camlarımız kapalı klimamız açık dolaşırken denizde bırakın kulaç atmayı ayakta duracak yer olmadığı gibi kumsalda da insanların neredeyse birbirinin havlusunda güneşlenme derdine düştüklerini gördük. Kafeler, restaurantlar, gözlemeciler, Wc’ler, çay bahçeleri her yer tıklım tıklım. İnsanlar üst üste, ten tene… Arkamıza bakmadan uzaklaşırken zihnimizde tedbirsizlikleri yüzünden hayatını virüs bulaşanları kurtarmak üzere canlarını kaybeden yüzlerce sağlık çalışanı, eşinden, çocuklarından sevdiklerinden haftalarca ayrı kalan doktorlar, hemşireler, hemşirler, hasta bakıcılar, Bakanı dahil tüm sağlık çalışanları canlandı. Yüreğime garip bir sızı çöktü, aylardır işsiz, aşsız kalarak canımız pahasına verdiğimiz onca emek birkaç günde uçup gitti.

Bu uğurda hayat kurtarmak için canlarını feda eden sağlıkçılar eğer mümkünse HAKKINIZI HELAL EDİN !!

Zira biz sizin canınızı kaybetmenize layık olamadık. Markette veya kalabalık ortamlarda maskesiz dolaşanı gördüğümüzde manyağın birinin bıçak darbelerine maruz kalma korkusuyla yeterince ikaz edemediğimiz için affedin bizleri. Kurban etinden paylaşım sırasında diğer hissedara birkaç parça fazla gittiği için birbiriyle yumruk yumruğa kavgaya tutuşanları önce Allah sonra da siz affedin.

 Halen açıklanan rakamların saklandığına takılanları bu nedenle salgına inanmayan ve hiç bir önlem almayanları affedin .

Affedin bizleri Hakkınızı Helal edin..

Ah Adrasan Ahhh bak bana ne yaptın, ailemin ilk defa gerçekleştirdiği çadır kampı hikayemi anlatacaktım güzel güzel. Lakin sıkma canını yalnız değilsin Türkiye’nin her köşesinde seninle aynı manzaralar vardı. Bu andan itibaren Allah bizleri korusun. Sağlık çalışanlarımıza da güç kuvvet ve sabır versin.

Umarım, "Yazın Yediğimiz Hurmalar, Kışın Bizi Tırmalamaz!!!"

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yorum Yap

Yazarın Diğer Yazıları