Kahve çoğu insan için vazgeçilmez içeceklerden biridir. Ancak endişeli bir insansanız kahve sizin için iyi bir tercih olmayabilir.
Yapılan araştırmalar, kahvenin içerisindeki kafeinin kaygı bozukluğuna yol açabileceğini ortaya koydu.
Odaklanmaya, gün içerisinde beynin ve vücudun dinç kalmasına yardımcı olan kafeinin endişeleri artırdığı söyleniyor.
Uzmanlar kafeinin bir düşman olmadığını ancak insanların sağlıklı yaşam için bunun sınırını bilmek gerektiğini belirtiyor.
Düşük dozlarda kafein tüketmenin vücuda bir zararı yok. Bu doz da 50 ila 200 mg aralığındadır.
Bir seferde 400 mg'dan fazla kafein tüketmek vücudunuzu uyarır ve endişelerini artırır. Ayrıca kalp atışlarınızı hızlandırabilir, bulantı ve karın ağrısı gibi semptomlara yol açabilir.
Uzmanlar, kafeinin karaciğer, böbrek, kalp ve tiroid hastalığı için kullanılan ilaçlarla olumsuz etkileşime girebileceği konusunda hastaları uyardı.
Kahve ve çay gibi içeceklerin yanı sıra birçok vitamin ve spor yaparken kullanılan besin takviyesinin de kafein içerdiğini de unutmamak gerekiyor.



Kaygı ile kafein tüketimi arasında gerçekten bağlantı var mı?
Kaygının yaygın bir sorun olduğu, birçok doktorun kafeini risk faktörü olarak görmediği yönünde görüşler de mevcut. Bazı uzmanlar zaten kaygı ile mücadele eden insanlar için kafeinin ayrıca bir risk faktörü olmadığını düşünüyor. Ayrıca dikkat edilmesi gereken başka bir nokta daha var.
