Ege, Akdeniz ve Marmara’yı hızla işgal ediyorlar! Sahillerimiz büyük tehlike altında...

Yaklaşık bir hafta arayla Antalya’nın hem Konyaaltı hem de Lara Plajında görülen, öncesinde ise Hatay ve Mersin ile Marmara Denizi’nde görülüp sayıları giderek artan onlarca kilo ağırlığındaki zehirli denizanaları dünya denizlerinde dehızla yayılıp, ölümcül vakalara yol açıyor. Ülkeler hem tatilcilere hem de işgal ettikleri sulardaki canlılara büyük zararlar veren zehirli denizanalarıyla mücadeleye hız verirken ülkemizde bu yönde bir çalışmanın olup olmadığı dahi bilinmiyor.

GEMİLERİN BALASTLARINDA GELİYORLAR

Avrupa ve Amerika’daki medya kuruluşları zehirli denizanalarıyla ve yarattığı tehlikelerle ilgili sürekli makaleler yayınlayarak tatilcilerin ve kamu kurumlarının yetkililerini uyarıyor. 2 bin denizanası türünden yaklaşık 7'si insanlar ve sanayi tesisleri için önemli tehditler içeriyor. En ölümcül denizanaları arasında Kutu Denizanası ve İrugandji tür minik denizanası zirvede yer alıyor. Her iki denizanasının denizde abartılı görüntülerinin olmaması, tatilcileri için sinsi tehditler oluşturuyor. Çoğu denizanası türü diğer canlılar için büyük tehdit oluşturan aşırı soğukta, sıcakta ve basınçta yaşayabiliyor. Çoğunun beslenebilmesi ve av yapabilmesi için tehirli dokunaçları ve benzer silahları var. Derin denizlerde daha insanlığın tanışmadığı çok zehirli ve devasa denizanalarının yaşadığı biliniyor. 500 milyon yıllık evrimden geçen denizanaları hayatta kalmak için çor çarpıcı değişimler yaşamış… Dünyanın tüm denizlerine yayılıyorlar. Gemilerin balastlarında dünyayı dolaşıyorlar. Balık sahalarını ve koca bir şehrin elektrik şebekesini yok edebilecek türler var.

NÜKLEER REAKTÖRÜ DURDURDULAR

Yalnızca sayılarıyla bile okyanuslarda büyük kargaşalara yol açıyorlar. 40 milyon kişinin yaşadığı Manila’da festival alanında insanlar eğlenirken, tüm şehir karanlığa gömüldü. 10 saatlik uzun kesinti başkent Manila’ya büyük zarar veriyor, askeri darbe ve terör saldırısı söylentileri yayılıyordu. Ertesi gün gerçek suçlu ortaya çıkıyor; Devasa bir denizanası sürüsü… Elektrik santralinin soğutma boruları tarafından emilen 30 büyük tankeri dolduracak sayıdalar. 2005 yılında bu işgalcilerden oluşan ordu İsveç’teki bir nükleer reaktörü durdurdu. 2006 yılında ise bir denizanası sürüsü dünyanın en büyük uçak gemilerinden olan USS Ronald Reagan’a çarptı ve kondansatörlerini tıkayarak onu kısmen devre dışı bıraktı.
Dünyanın dört bir yanında denizanalarının değişen okyanusları geri aldığı ifade ediliyor.

Ve bir bölgeyi işgal ettiklerinde etkileri yıkıcı olabiliyor. Denizanaları sürüleri diğer canlıların hayatta kalma şartlarını yok ediyor.

JAPON DENİZLERİNİ İŞGAL ETTİLER

Özellikle Nomura cinsi denizanalarının ne kadar sinsi işgaller gerçekleştirdiğinin en yakın tanıkları Japon balıkçılar. Japonya’nın Şusima Boğazında balık yerine binlerce kiloluk Nomura denizanalarını ilk gördüklerinde şaşkına dönmüşlerdi. Boğazda tutulan balıklar o kadar çok denizanası zehriyle yüklüydü ki, insan tüketici için uygun olmadığı uyarıları birbiri ardına gelmişti. 2002 yılında kısa süre içerisinde 20milyar denizanası Japon denizlerine yayılmıştı. Denizdeki bu ezici istiladaki denizanalarının her biri 100 kilonun üzerindeydi ve boyları iki metreyi geçiyordu. Doymak bilmez bir iştahı olan Nomuraların nereden geldiklerini kimse bilmiyordu. Balıkçılar ağlarıyla teknelerine çıkan binlerce tonluk Nomuraları öldürerek denize atmaya ve bu mücadelede özel giysiler giymeye başlamışlardı. Japonya’daki ticari balıkçılığın büyük bir felaket yaşadığı dönem oldu.

Ancak bir süre sonra Nomura denizanalarını öldürmenin çok daha kötü sonuçlar ortaya çıkardığı belirlendi. Nomuralar ölmek üzereyken bütün yumurta ve spermlerini denize bırakıyordu. Okyanusun tabanında eşeysiz olarak yeniden ürüyorlardı. Bir tür klonlama yapıyorlardı ve yarım asır uykuda kalabiliyorlardı,. Çevresel değişikliklerle yeniden ortaya çıkıyorlardı ve özellikle kirli sular bu yeni yaşam formları için çok uygundu. O bölgelerde denizanaları dışında hiç bir canlı yaşayamıyordu. Zamanla ölü bölgeler denizanaların üreme alanı haline geldi.

‘SİLAHLA VURULDUĞUMU ZANNETTİM’

Atlas ve Atlantik Okyanusu’nda yaşayan ve 36 metre uzunluğa ulaşan dokunaçlarıyla Aslan Yelesi Denizanası da tüm canlılar için tehdit olmaya devam ediyor. Tarih 21 Temmuz 2014; Amerika’daki New Hampshine Eyalet Parkı’nda 22 kiloluk bir aslan Yelesi Denizanası sahilde birçok kişiyi soktu. 100’den fazla kişi denizanasının gazabına uğradı, çoğu hastaneye kaldırıldı. Bir anda insanlara saldırıp öldürebilecek zehre sahip bir denizanası familyaları var. 2010 yılında yine Amerika... Florida New Smyrna Plajında düzinelerce sörfçü acı bir saldırıyla karşılaştı. Saldırgan Kutu Denizanasıydı. Sörfçüler duydukları acıyı, “Silahla yaralanmak” şeklinde tarif ediyordu.

Dünyanın en zehirli denizanası olan Kutu Denizanası normalde Florida sahillerinde bulunmuyordu. Bu denizanalarının dünya çapında sayısız boğulma kaynaklı ölümden sorumlu oldukları düşünülüyor. Yıl 2006… Avusturalya’nın kuzey kıyı şeridi… Sahilde oturan ailenin 7 yaşındaki kızı sahilden birkaç metre uzakta şişme simitle yüzüyor. Aniden dayanılmaz bir acı bacaklarını ve gövdesini sarıyor. Sebebi, bir denizanasının sokan dokunaçları.Küçük kız şoka giriyor ve gelen ambulanstaki sağlık görevlileri bir süre sonra duran minik kalbe masaj yapmaya başlıyorlar. Verilen panzehir de bir işe yaramıyor ve sokulduktan kısa bir süre sonra çocuk ölüyor. Kutu denizanası hakkında az şey biliniyor. En önemli bilgi, dünya denizlerinin en zehirli canlısı olması… Geçtiğimiz yıl içinde 80’ten fazla insanın Kutu Denizanası saldırılarında öldüğü tahmlin ediliyor.

ÖLÜMCÜL KUTU DENİZANASI VE İRUKANDJİ…

Biliminsanları bir deniz anasına verici bağlıyor ve dünya denizlerindeki gezintilerini takip ediyorlar. Plajların çok daha güvenli olması için KutuDenizanalarının hareketleri mercek altına alınıyor. Verici, Kutu Denizanasının sadece amaçsızca sürüklenmediğini ortaya koyuyor. Denizanasının bir olimpiyat yüzücüsü kadar da hızlı yüzdüğü ve yüzerken insanlarla dolu bir plaja doğru yöneldiği ortaya çıkıyor. Beyni olmayan bir hayvanın nasıl oluyor da böyle bir habitatta ava çıkabildiği sorusu bilim insanlarını hayrete düşürüyor. Yapılan araştırmalarda Kutu Denizanalarının gözleri olduğu ortaya çıkıyor. Avlarını görebiliyor, kovalayabiliyor ve öldürebiliyorlar. Hatta gözlerinin iki tane değil, 24 tane olduğu ve 360 derecelik görüş sağladığı belirleniyor. Kutu Denizanalarının vücudundaki milyonlarca tüysüzıpkınla avlarına ‘Zehir kokteyli’ enjekte ettiği ve böyle çeşitli bir karışımın hiçbir canlıda bulunmadığı ifade ediliyor. Sahillerde avlanan bu canlıların insanlar için çok büyük tehlike olduğu gelen bilgiler arasında. Kutu Denizanaları denizlerin katili olarak kayıtlara geçiyor.

ABD SUALTI TİMİNE SALDIRDILAR

Tarih Mart 2002… Kutu Denizanasıyla benzer özellikler taşıyan çok daha sinsi bir denizanası var. Şnorkelli bir yüzücü, vücudunda küçük bir sızlama hissediyor. Suya bakıyor hiç bir şey göremiyor. 20 dakika içerisinde şiddetli bir başağrısı başlıyor. 10 dakika acı yayılıyor ve şiddetli kamp krampları başlıyor. Mide bulantısı ve acı giderek artıyor. Bu; İrukandjj Sendromunun işkence belirtileri. Ağrıyı hafifletmek için morfin veriliyor. İki hafta sonra yüzücü ölüyor. Katili, 30 gramdan küçük neredeyse görünmez bir denizanası olan İrukandji… Her yıl yalnız Avustralya’da 50’den fazla sokulma olayı yaşanıyor. Ayrıca bu sendroma neden olan 20 kadar farklı denizanası olduğu tahmin ediliyor.

Ve giderek dünyanın her yerinde ortaya çıkıyorlar. Yakın tarihte Florida sahilince gece eğitimi yapan ABD’li bir sualtı timi, bu canlıların saldırısına uğruyor. Doktorlar ve bilim insanları binlerce kilometre öteden ABD sahillerine bu canlıların nasıl geldiğini araştırmaya başlıyor. Hayatta kalanlar, bu sendromun bir insanın yaşayabileceği en acı verici deneyim olduğunu söylüyor. Ölümcül saldırılar nadir olsa da dünyanın dört bir yanından yeni haberler geliyor. Japonya’dan İngiltere’nin kuzeyine, Madagaskar’dan Vaikiki’ye kadar ölümcül saldırılar yaşanıyor. Denizanaları bölgeye yerleştikten sonra diğer büyük canlıların hayatta kalmasını neredeyse imkansızlaşıyor.. Dünyadaki ilk yaşam formlarından biri olan denizanalarının okyanusları ele geçirebilecekleri korkusu giderek artıyor.

Haberlerimizi Instagram, Facebook, Twitter, Telegram hesaplarımızdan ve YouTube kanalımızdan takip edebilirsiniz.