Antalya dahil 5 ilde kırmızı alarm! Toros Dağlarındaki domuzlar büyük tehlike oluşturuyor

10.05.2023 09:00

Antalya, Konya, Burdur, Isparta, Mersin kentlerinin dağlık ve ormanlık yerleşim bölgelerinde aşırı üreyen yaban domuzları, çiftçilerin ve bölge halkının korkulu rüyası oldu. Köylerden kente yaşanan göçler nedeniyle çiftçilik yapanların sayısı azalırken, bir de ekili arazilere yaban domuzlarının zarar vermesi nedeniyle bölge insanının tarımdan uzaklaşmaya başladığı belirtiliyor. Ayrıca domuzlarla mücadele için dağlara bırakılan kurtların da domuzlara değil, koyun, keçi, eşek, at, inek, öküz gibi evcil hayvanlara saldırmaya başladığı öne sürülüyor.

Antalya dahil 5 ilde kırmızı alarm! Toros Dağlarındaki domuzlar büyük tehlike oluşturuyor

Antalya haber... Akdeniz Bölgesine omuz veren Toros Dağlarındaki köy ve kasabalar aşırı üreyen yaban domuzları nedeniyle büyük sorunlarla karşıya kaldı. Domuzla mücadele için dağlara bırakılan turt ve tilkilerin de kolay av olduğu için domuzlara değil, koyun, keçi, at, eşek gibi, ekonomik değeri olan evcil hayvanlara saldırdığı öne sürülüyor.

DÖRT AYDA BİR DÖRT İLE 12 ARASINDA YAVRU DOĞURUYOR

20-30 yıl yaşayabilen yaban domuzları iyi bir bitki örtüsüne sahip her türlü ortam ve iklimde varlığını sürdürüyor. Yayvan yapraklı ormanlık alanları seviyorlar. Su kenarları, sık çalılıklarla kaplı meralıklarda yaşıyorlar. Sürüler halinde geceleri dolaşıp, gündüzleri gölgeliklerde yatıyorlar. Sık sık yer değiştirip, bir gecede 5-20 kilometrelik bir alanı dolaşabiliyorlar.115 günlük bir gebelikten sonra 4-12 yavru doğurup, kısa sürede tekrar hamile kalabiliyorlar. Hem ot hem et oburlar. Meyve-sebze, sürüngenler, solucanlar, böcekler kısaca ne bulurlarsa yiyorlar. Akdeniz Bölgesinin sırtını yasladığı Toroslar, en sevdikleri ve çok sayıda üredikleri dağlar arasında yer alıyor.

TARIMA HEM GÖÇ HEM DE DOMUZLAR ZARAR VERDİ

Antalya, Konya, Burdur, Isparta ve Mersin’in Toroslarda yer alan yerleşim bölgelerinde yaşayan insanlar yaban domuzu sorunuyla çok uzun süredir mücadele ediyor ancak bölgenin domuzların yaşaması ve beslenmesi için çok uygun şartlarda olması nedeniyle bu mücadeleler sonuçsuz kalıyor. Bu bölgelerde yaşanan dışarıya göçler nedeniyle nüfusun azalması hem bu sorunla mücadelenin hem de tarımın kan kaybetmesine neden oluyor. Nüfusun azalmasının hayvancılığa da sekte vurduğu belirtiliyor. Bu sorunların arasında bir de ekili tarlalara yaban domuzu sürülerinin girmesi ve tahrip etmesi, bardağı taşıran son damla oluyor. Sonuçta aşırı üreyen yaban domuzları nedeniyle Toroslarda yaşayan insanlarımız fakirleşmeye de başlıyor.

DOMUZA DEĞİL EVCİL HAYVANLARA SALDIRDILAR

Konya Bozkırlı Mithat Arı’nın anlattıklarına göre, bölgede bitki örtüsü gözle görülür şekilde sıklaşmış. Bu hayvanların düşmanları olan tilkiler ve kurtlar (Domuzların yavrularını çalıp yiyorlar) yok olunca, ortam tam domuzların yaşayacağı imkanlara kavuşmuş. Bölge tamamen onlara kalmış. İlgili kamu kurumları bölgeye, yaban domuzları ile mücadele amacıyla kurt salmış. Salınan bu kurtlar domuzları avlayacağına daha kolay av olarak; koyun, keçi, eşek, at, inek, öküz gibi evcil hayvanlara saldırmaya başlamışlar. Saldırmakla kalmayıp hayvanları öldürmüş, parçalamışlar. İnsanlar bu yönden de mağdur olmuşlar. Ekip dikebilenler tarlasını, bahçesini, bağını, bostanını tel örgü ile çevirmek zorunda kalmış.

DOMUZLA MÜCADELE İÇİN NELER YAPILABİLİR?

Yaşanan bu sıkıntıların giderilmesinin mümkün olduğu bunun için planlı adımlar atılması ve projeler yapılması gerektiği belirtiliyor. Bölgesel av festivalleri düzenlenmesinin ve domuz sürek avları yapılmasının bu sorunu azaltabileceği ifade ediliyor. Hayvancılığın ve tarımın desteklenmesinin de bölgede bir canlılık yaratacağı ve böylelikle bu sorunla elele mücadele etme imkanının oluşacağı da dile getiriliyor. Ayrıca yaşanan bu sorunlar nedeniyle artık ekilmeyen tarım alanlarının da yeniden ekonomiye kazandırılabileceği de verilen bilgiler arasında.

İRİ DİŞİLERİ ÖLDÜRMEYİN

Özellikle mısır, arpa, buğday ve patates dikili alanlara giren domuzların koşuları sırasında büyük gürültü çıkardıkları ve tarladaki ürünlere büyük zarar verdikleri ifade ediliyor. Köylüler, domuzların tarlaya yaklaştıklarında bekleyenlerden birinin kokusunu aldıklarında sürülerin yön değiştirdiğini söylerken, yaşlı köylüler de iri dişilerin öldürülmesinin sürünün hiyerarşisini bozacağı ve bunun daha çok domuzun üremesiyle sonuçlanacağını belirtiyorlar.

SERT VE UZUN KILLARI PARAZİTLERLE DOLU

Avrasya yaban domuzunun ağırlığı 200 kilogramı, köpek dişlerinin uzunluğu 30 santimetreyi bulabiliyor. Sürekli birbirine sürtünerek bilenen alt ve üst köpek dişleri bıçak gibi keskin. Kılları sert ve uzun. Kışın soğuk hava koşullarına karşı daha uzun kıllı ve kalın kürklü oluyorlar. Yavruların sarımsı kahverengi kürkünde yatay şeritler görülüyor. Bu şeritler üç-beş ay içinde kayboluyor. Ekolojik olarak çok uyumlu bir tür. Ormanlar, dağlık alanlar, çalılıklar, sulak alan kenarları gibi birçok farklı yaşam alanında bulunuyorlar. En çok sevdikleri alanlarsa nemli ve karışık ormanlar. Hem üzerlerindeki parazitlerden kurtulmak hem de rahatlamak için çamur banyosu yapmayı çok seviyorlar. Yaşam alanlarındaki su birikintisi ve bataklıkları sık sık ziyaret etmeleri bu yüzden. Çamur banyosundan sonra sürtündükleri ağaçlarda bıraktıkları çamur izleriyse alandaki varlıklarının önemli işaretlerinden.

ELEKTRİKLİ ÇİT SİSTEMLERİ KULLANILIYOR

Tarla ve bahçeleri yaban domuzlarından korumanın en etkili yolu olarak elektrikli çit sistemleri kullanılıyor. Hayvanın çitin altından da geçme ihtimaline karşı tel toprak altına doğru da çekiliyor. Yaban domuzlarına karşı birçok yerde tarla ya da bahçe sınırına CD veya içi su dolu PET şişeler asılıyor, ancak bu yöntemlerin ne kadar işe yaradığına yönelik veri yok.

KENDİLERİNİ GÜVENDE HİSSETMEYİNCE AŞIRI DOĞUM YAPMAYA BAŞLADILAR

Yaban domuzu popülasyonunun neden arttığı tam olarak bilinmiyor. Ancak uzmanlar, domuzların yaşam alanlarına yapılan tecavüz nedeniyle, gelecek endişesi taşıyan domuzların neslini sürdürebilmek için üreme kabiliyetini geliştirdiklerini söylüyorlar.

DOMUZUN E SEVDİĞİ BESİN OLAN MISIR EKİMİ ARTTI

Bir başka grup uzman ise; bazı bölgelerde, yaban domuzlarının çok sevdiği mısırın ekiminin yaygınlaştırılmasının da hayvanların nüfusunun artmasına katkıda bulunmuş olabileceği kaydediliyor. Tarladaki mısır bitkisinin uzun ve sık olmasının hayvanların avcılardan saklanmasını da kolaylaştırdığına işaret ediliyor.Diğer bir neden ise köyden kente göç ve avcı sayısındaki azalma olarak gösteriliyor.

Haberlerimizi InstagramFacebookTwitterTelegram hesaplarımızdan ve YouTube kanalımızdan takip edebilirsiniz.

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yorum Yap

ŞANS OYUNLARI

On Numara
Şans Topu
Sayısal Loto
Süper Loto

Diğer Haberler

Antalya'da ruhsatsız çalıştırılan ambulansı jandarma yakalandı

Antalyada ruhsatsız çalıştırılan ambul..

Antalya'da ruhsatsız çalıştırılan ambulansı jandarma yakalandı
Antalya'da bayramda 20 milyon yolcu! Gelir beklentisi yüz güldürecek

Antalya'da bayramda 20 milyon yolcu! G..

Antalya'da bayramda 20 milyon yolcu! Gelir beklentisi yüz güldürecek
SON DAKİKA: Komşuda 5.7 büyüklüğünde deprem oldu

SON DAKİKA: Komşuda 5.7 büyüklüğünde d..

SON DAKİKA: Komşuda 5.7 büyüklüğünde deprem oldu
Akaryakıt fiyatları üç haneye mi çıkacak? Cumhurbaşkanlığından açıklama geldi

Akaryakıt fiyatları üç haneye mi çıkac..

Akaryakıt fiyatları üç haneye mi çıkacak? Cumhurbaşkanlığından açıklama geldi
Gelir İdaresi Başkanlığı duyurdu! O süre uzatıldı!

Gelir İdaresi Başkanlığı duyurdu! O sü..

Gelir İdaresi Başkanlığı duyurdu! O süre uzatıldı!
Antalya'ya acil kırmızı uyarı yapıldı! İlk kez görülen hayvan büyük istilaya başladı! Ayak parmağı yiyor

Antalya'ya acil kırmızı uyarı yapıldı!..

Antalya'ya acil kırmızı uyarı yapıldı! İlk kez görülen hayvan büyük istilaya başladı! Ayak parmağı yiyor