Terör; Bir Hastalık mı ? Bir Belirti mi ?

Bir hastalığın yol açtığı şikayetlere hekimlikte semptomlar deriz. Örneğin başağrısı bir hastalık değil bir semptomdur. Bu semptoma yol açan yüzlerce hastalık vardır. Bizim semptomlar dediğimiz şikayetler, aslında hastalığın sebebi değil sonuçlarıdır. Semptomatik tedavi ise sebebi değil sonucu geçici olarak gidermektir. Başağrısını ağrı kesici ile giderebiliriz ancak sebep bulunup tedavi edilmedikçe başağrısı tekrar edecektir. Sebep bulunmadıkça içtiğiniz her ağrı kesici midenize, böbreğinize, damarlarınıza zarar verecek ve yıllar sonra en başta böbrekleriniz olmak üzere birçok organınız iflas edecektir.

Asıl yapılması gereken başağrısının nedenini bulup tedavi etmek ve ağrı kesicilerin sonuçlarına maruz kalmamaktır. Başağrısı sebebi örneğin beyindeki bir tümör ise ameliyatla alınacaktır. Tüm ağrıların bir sebebi veya sebepleri vardır, kusmanın, bulantının, ishalin, ateşin, kilo kaybının, bir kanamanın, sık idrara gitmenin vesaire her semptomun arkasında nedenler vardır. İnsanoğlu kendisini semptomlarla gösteren birçok hastalığı tıptaki ilerlemelerle yenmeyi başardı. Bu sayede yaşam süresini en az iki kat arttırdı. Bunu semptomlarla uğraşarak değil, sebepleri bulup tedavi ederek başardı. Aklıyla, zekasıyla bulduğu çözümlerle insan sağlığı ve yaşamına en büyük armağanı verdi.

Diğer yandan aynı akıl ve zekayla kendi türünü öldürmek için de büyük ilerlemeler yarattı ve ne acıdır ki, devletlerin sağlığa ayırdığı bütçeler silahlara ayrılan bütçelerin gerisinde kaldı. Bir insanı yaşlı dahi olsa daha fazla yaşatmak için aylarca uğraşan tıbbın verdiği savaş, gencecik insanları birkaç saniyede yok eden silahlarla yapılan savaşlara yenik düştü. İnsanın kötü yüzünün, masum yüzüne silah sıkan terör isimli canavar tüm dünyaya yönelmiş en büyük tehdit oldu.

Ülkemiz ne yazık ki kırk yıldır süren terör yüzünden nice gencecik canlar kaybediyor. Terörü lanetlemek insan olmanın ilk şartlarından biridir. Tıbbın gözünden bakarsak terör bir hastalık değil, bir semptomdur. Başınızı ağrıtan neden için ağrı kesici almak neyse, teröristi öldürmek de aynı şeydir. Elbette senin canlarını alanın payına aynı şey düşecektir. Ağrıyı kesmemiz gereklidir ama nihai çözüm değildir. Demeye çalıştığım çözümün sadece teröristle değil aynı zamanda terörün kaynağıyla yani hastalıkla mücadelede olduğudur. Çünkü başınız sebebi bulmadıkça ağrımaya devam edecek, yıllarca ağrı kesici almakla organlarınızın iflas edeceği gibi, terörün kaynağı yani hastalık bulunmadıkça gençlerimiz ölecek, ekonomimiz çökecek, içimizde büyüyen nefret bizi de insanlıktan uzaklaştıracaktır.

İstenilen ve hedeflenen sonuç bunlardır. Yirmi bin gencimizi kaybettik, ekonomide birçok ülkenin altında kalıp çökeceği kadar yara aldık. Öldürülen teröristlerin sayısı elli bin ve maliyetleri milyarlarca dolar oldu. Bir hekim bir hastalığın sebebini yıllardır bulamıyor, sadece ağrıyı kesiyor, hastanın organları giderek eriyor ve tedavi masrafları sürekli artıyorsa bu hastalık muhtemelen kanserdir. Terör ülkemizin başındaki en büyük beladır ve kanserleşmiş bir yara haline gelmiştir.

Bunların arkasındaki güç veya güçler, yani kanseri besleyen damarlar kesilmedikçe bu lanet hastalığı yenemeyeceğiz. Bazen bir hastalığı bir hekimle başbaşa bırakırsanız tek başına onun üstesinden gelemeyebilir. Eğer birçok hekim yardıma gelirse eliniz ve ortak aklınız güçlenir. O zaman hastalığı yenme şansınız artar.

Ülkemizin en büyük ihtiyacı aynı bu durum gibi tek bir yürek, ortak bir akıl, birlik ve beraberliğimizin seferber olmasıdır. Her düşünceden her fikirden, zenginiyle fakiriyle, mezhebi ve kökeni ne olursa olsun her insanın birinci önceliği terör laneti ve arkasındaki alçaklarla mücadele olmalıdır. Yüce Rabbimiz aynı inançla biraraya gelenlerin yardımcısı olacaktır.

Gelecek nesillerimiz için, yitirdiğimiz güzel insanlar için, atalarımızın mirası bu güzel ülke için, hepimizin boynunun borcu dimdik ayakta ve tek bir amaçta seferber olmaktır...