Suriyeli gazeteci Allaz, mülteciler hakkında konuştu

Medya ve Mülteciler Basın Buluşması’nda Suriye’de halen TV Haber Spikeri olarak görev yapan Aslan Allaz konferansa konuşmacı olarak katıldı. Allaz, “Bu toplantının uygun bir zamanda yapıldığını düşünüyorum.

Ortak iletişim açısından çok önemli. Suriye’de en son yaşanan konuların doğru bir şekilde ele alınması bizleri fazlasıyla mutlu ediyor. Suriyelilerin Türkiye’ye iltica etmesinden sonra Türkiye, Suriyelilerin yanında durdu. T

ürkiye Suriyeli mültecilere daima sahip çıkmıştır. Türkiye’nin iyilik ve hayırsever değerlerine sahip olması bizler için çok önemli. Türk gazetecilerinin birbiriyle bu konularda iletişim halinde olması muhteşem bir dayanışmayı ortaya çıkarıyor.

Bugün Türkiye’de bulunuyor olmamın bir sebebi, milyonlarca Suriyeli vatandaş ve gazetecinin sesini Suriye’ye aktarmaya çalışıyor olmam. Yaşananları özgür bir şekilde aktaran yayınlar ve fotoğraflar bizleri mutlu eden bir durum” dedi

Gerçekler Türkiye Medyasından öğreniliyor 

Allaz, “Suriye’deki yayın kuruluşlar, Türkiye’nin yaptığı tüm insani yardım ve katkısına rağmen saldırıyor. Bu çaba Türkiye’nin imajını zedelemeye yönelik. Ancak Beşar Esad Medyasını takip edenler sadece bu açıdan yayınları görebiliyor. Muhalefet Medyası çoğu Türkiye’de bulunan gazetecilerin aktardıkları ve yabancı yayıncı kuruluşların gazetecilerin aktardıkları ile Suriye’deki gelişmelerin bilgileriyle gerçekleri görebilmektedir.

Okuyucular, izleyiciler ve Dünya üç yayın farklılığını takip etmeye çalışıyor. Ancak Türkiye’deki gazete ve yayın kuruluşların yaptığı haber en doğru taraftır. Zaman zaman olumlu ve olumsuz yayınlar olsa da bizler bu konuda çözüm yolları arıyoruz” diye konuştuTecrübeli bilim adamı eğitimcilerimiz 

Allaz, “Türkiye de bulunan bir Suriye medyası çok detaylı bir şekilde çalışıyor. Gerçeği olduğu gibi yansıtarak ülkesine aktarıyor. Türkiye milyonlarca Suriyeli sığınmacılara birçok hizmet ve alt yapı çalışmaları sunulduğu biliniyor.

3.5 milyon Suriyeli bulunması insan kaynağı ve iş gücünün değerlendirmesi fırsattır. Alanlarında uzman olan çok değerli uzay adamlar, askeri üst kanat komutanlar ve eğitimci yetenekli insanlar bulunuyor.

İki ülke arasında yatırım köprüsü kurularak bu gücü ortaya çıkarabiliriz. Biz Türkiye’den sadece iyilik gördük. Bu gerçeği yansıtmak bizim görevimizdir. İletişim köprüleri kurup bu tarihi geçmişe sahip ülkenin vatandaşları ile iş birliği yapmayı özümsüyoruz. Yıllar sonra iş gücü anlamında ertelediğimiz, bugünlerde ki bu buluşma büyük bir şanstır” dedi

Kasıtlı ve yalan habercilik zarar veriyor

Allaz, “Türkiye ve Suriye ruh ikiziyiz. Bir koordinasyon olmaması nedeniyle bu kucaklaşma ertelendi. Türkiye ve Suriye gazetecilerinin iletişim kuramadığından bazı şeyler tam olarak anlaşılmamış olabilir.

Yalan haberlerin sonunu getirmek için bu dayanışma kaçınılmaz. Bu yalan haberler kadim yakınlığı bulunan iki ülke insanı arasında birbirine şüphe ile bakmasına neden oluyor.

Zaman zaman gerçeği anlatmayan fotoğrafların yalan ve kasıtlı olarak yapıldığı daha sonralar anlaşılıyor. Öyle ki yapılan birçok haber ve fotoğraflar kurgulu. İş ahlakına sahip çıkan gazeteci asla böyle bir haber yapmaz. Türkiye’nin sunduğu bütün hizmetler bu çaba ve gayretlere zarar vermektedir” diye konuştu

Çok çocuklu aile olma tercihtir

Allaz,  Türkiye’ye, sığınmacı mülteciler asla eğlenmeye gezmeye tozmaya gelmedi. Yaşanan bütün bu acılar içinde yıl da bir kez de olsa bir sığınmacının denize gitmesi, parkta oturması onun da insani davranışıdır.

Suriye paramparça olmuştur. Aileler parçalandı, cenazeler, hastanelerde acılar tüm Suriyelilerin içinde büyük bir üzüntü olarak kalmıştır. Esas sorun bazı gazeteciler yaptıkları hatalardan geri adım atıp özür dilemesi gerekiyor.

Ancak bu özür dilememe hatayı kabul edilmemesi olayların tekrarlanmasına yol açtı. Haberi taşımak, her hangi bir araştırma yapmadan bir problem yarattı. Suriyeliler ve Türkler arasında ki iletişim sıkıntısı kucaklaşmayı uzattı.

Bu sihirli bir değnek ile çözülecek bir şey değil. Sağlıklı iletişim için yeni projeler yaratmak ve doğru haber çalışması yapmak gerektiğini söylemek istiyorum. Suriye de kaybolan aileler, çocuklar var, anneler babalar kayıp.

Bu bizim için sosyal bir konu. Çok çocuklu bir Suriyeli ailenin bu sosyal durumu asla haber olmamalı. Türkiye’de ve Dünya’nın birçok yerinde çok çocuklu aileler var. Bu ailelerin bir tercihidir.

Ben şahsen iki çocuktan fazla çocuk yapmam. Ancak bu durum bir tercih.  Bu haber olmamalı gazetelere ve yayınlarda.” dedi

Türkiye ve Suriye iki gözüm gibidir

Allaz, “Kendi adıma konuşmuyorum yüzlerce Suriyeli gazeteciler adına da söylüyorum bunları. İş birliğine daima açığız. Çalıştığım kurum Suriye’nin en önemli kurumlardan birisi. Çok fazla takipçisi olan bir televizyon.

Kapılarımız sonuna kadar açık. Ortaya çıkmış olan sorunlara baktığımız da Suriyelileri olduğu gibi şahsımı da üzüyor. Suriye’de doğdum aslen Türk asıllıyım. Dedelerim Türk’tür.

Dedem Suriye’de bulunduğu sürede bir Türk Macır olarak bulundu. Bundan dolayı iki gözüm gibidir Türkiye ve Suriye. Bana kimse sağ gözünü mü sol gözünü mü seviyorsun diye asla soramaz.

Hep birlikte bir aradayız, bizlerde gözlerimizle birlikte baktığımızda daha net ve dayanışma içindeyiz. İki kardeş insan topluluğunun arasında ki köprüleri kurmaya devam edeceğiz.

Tuz ve Ekmek ilişkisindeyiz. Hiçbir zaman Suriye insanları olarak güzel duyguları ancak sevgiyle irfanla karşılık verile bilinir” diye konuştu

Türkiye de iki yüze yakın Suriyeli gazeteci var

Allaz, “Bizim halkımız çok sıkıntı çekti. Bu savaştan öncede sonrada. Filistin ve Irak’ta hep roller üstlenmişti ülkemiz. Ortaya çıkan portrede hiçbir halk kendini sığınmacı olarak görmek istemez.

Onurlu bir şekilde yaşarken bugün çadırların içinde yaşamayı hiçbir Suriyeli istemedi. Suriye halkı bugün Türkiye’de üretken ve daha da sahip olduğu birikimi paylaşmanın heyecanı içinde.

Birbirimizi daha fazla anlamak için açık olmamız gerekiyor. Maziden aldığımız güçle bunu başarabiliriz. Atalarımızdan aldığımız örf ananelerimizin değerlerini Türkiye’de sunmanın da sorumluluğu içindeyiz.

Adli olaylar her toplumda yaşanan durumlardır. Bu suçların sadece Suriyeli sığınmacıların altından çıktığı fikri lanse edilmemeli diye düşünüyorum. Zira Türk basını takdire şayan bir anlayıştadır.

Uluslararası toplantılarda ki konuşmalarda gazetecilerin ve medya çalışanlarının Türkiye her zaman farkını ortaya koyan bir ülke olmuştur. Türkiye de iki yüze yakın gazeteci var. Tecrübeli gazeteciler Türkiye’den Suriye’ye olumlu konuları iletmekte önemli görevler üstlendiler. Hava ile savaşmak yerine güçlerimizi samimiyetimizi daha net ortaya koymamız gerekiyor” diye konuştu

Türkiye’de ki Suriyelilerin geri dönüş oluşumu

Suriyelilerin ülkesine neden dönmediği konusunda yorum yapan Allaz, savaşın halen devam ettiğini ve ülkelerinin hala güvenliği olmadığını söyledi. Allaz, “Suriyeli vatandaşlar için bugün dönüş yapın denilse terör örgütleri tarafından katledilecekler. Demografi yapıya baktığımızda Afrinde ve Cerablusta dönüşler yaşandı. Fakat Türkiye’de bulunan Suriyelilerin sadece Afrin ve Cerablustan gelmedi.

Türkiye de bulunan Suriyeliler, diğer bölgelerin terör örgütlerinden temizlenmesini bekliyor. Barış Pınarı ile birlikte aileler bu dönüş konusunda kararlar alacaktır.

Aileler döndüğünde konaklayacağı ev, konutlar arayacak. Bu yapılarında yapılması ve başlanması gerekiyor. Bunun için Avrupa Birliği,  yeniden bu coğrafyanın yenilenmesi için dört yüz milyar Euro ile mümkün olacağını belirtti. Bu yapılaşmaların da biraz zaman alacağı görünüyor” diye konuştu.