Antalya'nın 32 kilometre batısındaki Sivridağ'ın kuzey eteğinde yer alan Trebenna Antik Kenti'nde yer alan antik kabartmalı kaide, ihbar üzerine koruma altına alındı.
İhbarı yapan arkeolog Ümit Işın, turistik değeri olan antik kentlere trilyonlar harcanırken, dağlardaki ören yerlerinin kaderine terk edildiğini öne sürdü.
Antik kentlere fotokapanlar kurulsun
Arkeolog ve turizmci Ümit Işın, turistik turlar sırasında tespit ettikleri kabartmalı kaidenin yanı sıra Trebenna antik kentinde çok sayıda defineci çukuru tespit ettiklerini belirterek, durumu Antalya Müzesi’ne bildirdi.
İhbar üzerine Antalya Müzesi’nin harekete geçtiğini sosyal medyadan paylaşan Ümit Işın, “Sevindirici haber, bugün Antalya Müzesinden tekrar aradılar, arazide olduklarını söylediler.
Çukurların doldurularak, kabartmalı kaidenin de müzeye taşınacağını bildirdiler.
Bir vatandaş ve arkeolog olarak Antalya Müzesi’ne teşekkürü borç bilirim.
Umarım yakın zamanda, Antalya bölgesinde çok fazla tahrip edilen ve sürekli kaçak kazı yapılan, Kelbessos, Typalia, Onabara, Neapolis, trebenna gibi kentlere foto kapan kurularak yeni bir koruma hareketi başlatılır.
Bu konuda Akdeniz Üniversitesi hocalarına da sorumluluk düşüyor.
Yarın çocuklarımız sorar: Buralar yok edilirken siz görev başında değil miydiniz?” diye yazdı.
Her antik eser aynı değerdedir
Özellikle dağlarda kaderine terk edilmiş antik kentlerin defineciler tarafından yağmalandığını söyleyen Ümit Işın, “Hepimiz çok iyi biliyoruz ki, bugün kaçak kazıların ve tahribatın boyutları 15 sene öncesi gibi değil, bende buraların 1990’lar başından fotoğrafları var, hemen hiç kaçak kazı yok.
Kaçak kazılar ve tahribat son yıllarda çok ciddi arttı. Arkeoloji 1. sınıfta bize arkeolojinin "eskinin bilimi" olduğu ve sanat tarihinden farklı olarak arkeolog için her antik eser, her antik kalıntı aynı değerdedir diye öğretildi.
Benim canımı yakan turist gelen gözde antik kentlere trilyonlar harcanırken, dağlardaki bu örenler korunmuyor, yok ediliyor.
Herkes görevini eksiksiz yapmış olsaydı, bugün bu tablo karşımızda olmazdı.
Emeklere vefasızlığı, bu emek verilen yerleri koruyamayarak yapıyoruz” dedi.
