Op.Dr. Hakkı İzmirli, liposuction işlemin zayıflama değil, vücut şekillendirme yöntemi olduğunu söyledi.
Estetik Plastik Cerrahi Uzmanı Op.Dr. Hakkı İzmirli, “Vaser 4D liposuction (ultrasonik liposuction), vücudun belli bölgelerinde biriken, egzersiz ve diyetle yok olmayan inatçı yağları ultrasonik dalgalarla sıvılaştırarak dışarı almak ve vücut kontürlerini düzeltmek için yapılan en yeni ve FDA onaylı bir uygulamadır. Vaser 4D liposuction, gelişmiş ultrasonik teknolojisiyle inatçı yağları güvenilir bir şekilde atabilir. Klasik liposuction’dan farklı olarak, ultrason enerjisi sadece yağ hücrelerini hedef aldığından, çevre dokulara (bağ dokusu, damar, sinir gibi) bir zarar vermemiş olur. Böylelikle daha az morluk ve şişlik ile daha estetik sonuçlar elde edilir. Kişinin normal hayatına dönmesi son derece hızlanır. Sağlıklı, doğal ve sportif görünmek isteyen her kadın ve erkek için ideal bir uygulamadır. Vaser 4D liposuction, bilinenin aksine kilo verme işlemi değil bir vücut şekillendirme yöntemidir” dedi.
Vücut yapısına ve beklentiye uygun olarak vücut şekillendirmenin planlandığını ifade eden Dr. İzmirli, “Bir heykeltraşın heykeli şekillendirilmesi gibi vücudunuz şekillendirilir. Vücudunuzun kendine has şekli ve yapısı olduğu için sonuçlar kişiden kişiye değişir, ancak her zaman doğal bir görünüm elde edilir. Kadınlarda daha ince bir bel elde edilmeye çalışılır. İstenmeyen yerlerdeki yağlar alınarak daha dolgun olması istenen bölgelere (göğüs, popo gibi) transfer edilir. Karın bölgesi daha düz bir hale getirilir. Kalın kollar inceltilir, sarkıklık giderilerek hatlarınız daha düzgün ve estetik hale getirilir. Basen ve bacak içlerinde de inceltme yapılarak, kalın ayak bileklerine şekil verilerek ince ve zarif bir görünüm ortaya çıkartılır. Erkeklerde özellikle karın ve göğüs bölgesine yoğunluk sağlanır. Karın bölgesinde ‘baklava’ ‘six pack’ denilen karın kasları özel bir planlamayla ortaya çıkartılır. Göğüs bölgesindeki fazla yağ alınarak, göğüs kaslarının görüntüsü ortaya çıkartılır” diye konuştu.
Vaser 4D liposuction yönteminin vücudun ihtiyacı olabilecek, karın, bel çevresi, sırt, göğüs, popo, kol ve bacak bölgelerine tek seansta uygulanabildiğini kaydeden Dr. İzmirli, “Avantajları, çevre dokulara zarar vermediğinden, kanama, morluk ve şişlik riski azdır. İyileşme süresi çok hızlıdır. Klasik liposuction’ın aksine, kollajen üretimini hızlandırarak cildin sıkılaşmasını sağlar. Günlük yaşamınıza hemen dönebilirsiniz. Vaser 4D liposuction lokal anestezi altında yapılır. Uygulama yapılacak alana 2-3 mm lik delikler açılarak bölgedeki kan damarlarını büzmek ve uyuşturmak amacıyla epinefrin-lidokain karışımı salin solüsyonu verilir. Ardından Vaser’in ultrasonik dalga uygulayan özel kanülleri bölgeye yerleştirilerek sadece alınması gereken yağları hedefleyip çevre dokulara zarar vermeden sıvılaştırır. Sıvılaşan yağlar özel kanüllerle dışarıya alınır. Ameliyat sonrasında 4 ile 6 hafta arasında özel bir korse kullanmanız gerekir. Vaser 4D liposuction işleminde ameliyat sonrası bakım oldukça önemlidir. Uygulanacak yöntemler arasında masaj, radyofrekans tedavisi dahil pek çok yöntem mevcuttur. Tüm bu tedaviler daha çabuk iyileşmeniz için gereklidir etkinin geçmesinin ardından 2 ila 4 ay arasında hedeflenen görünüm ortaya çıkar” ifadelerini kullandı.
Vaser 4D liposuctionun, sinir uçlarına zarar vermeden yağ hücrelerine etki ettiğini belirten Dr. İzmirli, “Bu nedenle de ağrı klasik lipo’ya göre önemli ölçüde azaltılmış olur. Vücudumuz, Vaser 4D liposuction ile sıvılaştırılmış yağların yerine yeni bir yağ hücresi üretmeyecektir. Kişi uygulama sonrası kilo alırsa, Vaser yapılan bölge de diğer vücut bölgeleri gibi bir miktar kalınlaşır, ancak hiçbir zaman ameliyat öncesindeki gibi bir yığılma gerçekleşmez. İşlem sonrası sağlıklı bir diyet sürdür ve fiziksel aktivitenizi de aksatmadığınız sürece sonuçlar kalıcı olacaktır. Emboli, küçük bir damarın tıkanması sonucu oluşur. Yağ aldırma ameliyatlarında, bir yağ parçasının damarlardan birini tıkaması ile emboli oluşur. Ancak Vaser’de damar yapılarına zarar verilmediği için klasik liposakşına göre emboli riski yok denecek kadar azdır. Çoğunlukla her kanül giriş deliği için yaklaşık 4 mm’lik çok küçük bir yara izi kalacaktır. Çoğu kişide bu iz tamamen yok olur veya zamanla görünmez hale gelir” açıklamalarında bulundu.
