Antalya haber... Sabahın erken saatlerinde hayvanlarıyla birlikte yola çıkan Yörükler, zorlu ve meşakkatli bu göçebe yaşam tarzını kararlılıkla sürdürüyor.
Akseki'den Yarpuz Yaylası'na çıkan 63 yaşındaki Bayram Yüksel, duygularını şu sözlerle ifade etti:
Yüksel, 1700 rakımlı Yarpuz Yaylası'nda kalan hayvanlarının temiz hava, egzoz ve toz olmadan tamamen doğal ortamda beslendiğini ve mesleği bırakmayı düşünmediğini belirtti.
72 yaşındaki İbrahim Erbay ise Yörük yaşamını tek bir cümleyle özetledi:
Yüzyıllardır devam eden bu geleneksel göç, hayvanların doğal beslenmesini sağlarken, aynı zamanda Antalya'nın köklü kültürel mirasının da canlı tutulmasına aracılık ediyor. Yörüklerin ova ve köylere inişiyle, bölgede kış hazırlıkları da başlamış oldu.

"Her yıl bahar geldiğinde yaylaya çıkar, sonbaharda da ovaya döneriz. Bu bizim atalarımızdan kalan bir gelenek. Yaylada yazı serin ve huzurlu geçiriyoruz, şimdi de köyümüze dönme vakti geldi."

"Ne yağmur dinlersin ne cenaze"
Hayvancılığın zorluklarına rağmen bu işe gönül veren Yörüklerden Murat Uyar da her şartta işin başında olmanın gerekliliğini vurguladı: "Hayvancılık kolay bir meslek değil. Ne yağmur, ne yaş, ne cenaze dinlersin. Her şartta işin başında olman gerekir. Bu işe gönül verdik. Yolumuza devam ediyoruz."
"Kışın burada durulmaz, sahile döneriz. Yaz gelince de sahilde durulmaz, yaylaya çıkarız. Böyle bir iş bu."

