Antalya haber... Olay, 5 Temmuz Cumartesi gecesi saat 00.40 sularında Konyaaltı ilçesinde yaşandı. Otelde vardiyalı çalışan Iryna, gece mesaisi sonrası evine girmek üzereyken arkasında bir ses duydu. İddiaya göre, yüzünü şapka veya kapüşonla gizleyen M.A.D., hiçbir şey söylemeden Iryna'nın kafasına defalarca sopayla vurdu.
Saldırı sırasında elleriyle başını korumaya çalışan Iryna'nın sol elinde çok sayıda kırık oluştu. Kafatasında beyin kanaması riski taşıyan yaralanmalar nedeniyle Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan Iryna Melnychuk D., 16 gün boyunca tedavi gördü.
Sol eline platin ve demir takılan, kafasına zımba dikişler atılan ve estetik müdahale gerektiren doku kayıpları oluşan Iryna'nın tedavisi halen devam ediyor.
Daha önce de birkaç kez uzaklaştırma kararı aldırdığını ifade eden Iryna, "30 Haziran'da çilingir çağırarak evime zorla girmişti. 5 Temmuz gecesi işten dönerken arkamdan zıplayarak kafama vurdu. Yere düştüm, vurmaya devam etti. Elim paramparça oldu, kafama zımba atıldı. Şimdi hastaneden çıktım ama hâlâ sokakta yürürken korkuyorum" sözleriyle yaşadığı travmayı anlattı.
Saldırının önceden planlanmış olduğuna inandığını söyleyen Iryna, "Hiçbir madde kullanmadan, bilinçli şekilde yaptı. Çünkü artık onun hayatımda olmasını istemiyordum. Bu yüzden bana zarar verdi. Hastaneden çıkar çıkmaz boşanma davası açtım" dedi. 8 yaşında bir kızının olduğunu ve iyileşmeden kızını yanına alamayacağı için Ukrayna'ya göndermek zorunda kaldığını da ekledi.
Açıklamasında yalnızca bir avukat değil, aynı zamanda bir kadın olarak da ses yükselttiğini belirten Yağcı, "Yaşanılan bu süreç yalnızca bir kişinin mücadelesi değildir. Bu açıklamayı yalnızca bir avukat olarak değil, aynı zamanda kadının yaşama tutunma mücadelesi olarak yapıyorum. Her gün bu ülkede korkuyla susan, çaresizlik içinde kalan yüzlerce kadının sesi olmak zorundayız. Şiddete uğrayan herkes bilmelidir ki yalnız değilsiniz. Hukuk ve bizler sizin yanınızdayız. Müvekkilim için yürüttüğümüz mücadele yalnızca hukuki değil, aynı zamanda insani bir sorumluluktur" sözleriyle kadına yönelik şiddete karşı mücadelenin önemini vurguladı.
Iryna Melnychuk D. ve avukatı, saldırganın hak ettiği en ağır cezayı alması için hukuki mücadelelerini sonuna kadar sürdüreceklerini belirtiyorlar.



Faile gözaltı ve inkar
Olayın ardından M.A.D. gözaltına alınarak tutuklandı. Ancak savcılıktaki ifadesinde suçlamayı kabul etmeyen M.A.D., olay anında başka bir evde olduğunu savunarak, "Eşimin yaralanmasıyla bir ilgim yok. Olay saatinde Lara'da D.D. isimli kişinin evindeydim. HTS kayıtları bunu ortaya koyacaktır" dedi.
"Can güvenliğim yok, hâlâ korkuyorum"
İhlas Haber Ajansı'na konuşan Iryna Melnychuk D., evliliklerinin başından itibaren psikolojik baskılar ve tehditler gördüğünü, sürekli sınır dışı edilmekle tehdit edildiğini belirtti.


Kadınlara uyarı ve adalet çağrısı
Iryna Melnychuk D., yaşadığı bu dehşet verici saldırının ardından edindiği farkındalığı tüm kadınlarla paylaşmak istediğini belirterek, "Maalesef böyle bir hata yaptım. Şimdi anlıyorum ki bir insanla nerede tanıştığınızın önemi yok, çok dikkatli olunması gerekiyor. O yüzden burada yaşayan tüm kadınlara sesleniyorum: Dikkatli olun. Başınıza böyle bir şey gelirse ve hayatta kalabilirseniz, nerede paylaşabiliyorsanız paylaşın. Çünkü böyle insanların dışarıda dolaşmaması gerekiyor. İnsan içinde bulunmamaları gerekiyor. Korkmamak lazım. Kötü niyetli insanların aramızda dolaşmasına izin vermemeliyiz" ifadelerini kullandı. Sosyal medya hesabından da adalet çağrısında bulunan Iryna, "M.A.D plan yapıp beni öldürmeye geldi. Şu an içerde ama can güvenliğim yok. Bu insan turizm sektöründe çalışıyor. Cezasız kalmasın" mesajını paylaştı."Bu yalnızca hukuki değil, insani bir mücadeledir"
Iryna Melnychuk D.'nin avukatı Havva Nur Yağcı, müvekkilinin yaşadığı travmanın ciddiyetine dikkat çekti. Yağcı, "Müvekkilim Iryna Melnychuk D.'nin maruz kaldığı bu vahim ve akıl almaz saldırıdan dolayı yaşadığı fiziksel ve psikolojik travmanın boyutu oldukça ciddi. Yapılan darp sonucunda kafatasında kırıklar, beyin travması ve çok sayıda kemik kırığı oluşmuş; bu durum onun hayati tehlike geçirmesine yol açmıştır. Adli makamlara taşınarak cezai ve hukuki süreç başlatılmıştır. Adalet önünde hesap vermesi için tüm hukuki imkanları kullanacağız ve sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız" dedi.
