Yeni Türkiye Sözleşmesi

20.04.2015 09:09

Başbakan Davutoğlu, 100 maddelik “Yeni Türkiye Sözleşmesi” adını verdiği, yol haritası niteliği taşıyan seçim beyannamesini kamuoyuna açıkladı.
Milletvekili adaylarının da tanıtıldığı törene yoğun bir katılım vardı. Salon düzeni ve program akışı, ABD seçim kampanyalarından esintiler taşıyordu. Belli ki tören alanı iyi hazırlanmış ve ABD seçim kampanyaları iyi analiz edilmiş.
2023’ü hedef alan yeni sözleşmede “insan odaklı” hizmetler öne çıkıyor. Bunlardan önemli gördüğüm, öne çıkan bazı maddeleri özetleyecek olursak;
Vatandaşlar arasında hiçbir şekilde ayrım yapılamayacaktır. Tüm yaklaşımlar ve uygulamalar, eşit vatandaşlık temelinde yerine getirilecektir.
Ülkenin daha demokratik ve sivil bir anayasaya ihtiyacı vardır. Bunun gerçekleşmesi için gerekli çalışmalar sürdürülecektir.
Başkanlık sistemi, yetki karmaşasının giderilmesi için gerekli görülmektedir.
Temel hak ve özgürlüklere dayalı kamu düzeni sağlanacaktır. Biri diğerine feda edilemez.
Söz ve karar milletindir. Bu nedenle millet amir, devlet memur konumunda olacaktır.
Bürokraside hiçbir gerekçeyle yatay ya da paralel örgütlenmelere izin verilmeyecek, cunta ve vesayet girişimleri sonuçsuz bırakılacaktır.
Yargının bağımsızlığı tesis edilecek, yargı kararları demokratik hukuk kuralları içerisinde denetime tabi tutulacaktır.
Demokratikleşme süreçleri ile ekonomik kalkınma arasında sağlanan güçlü bağ korunacaktır.
Teknoloji tüketen değil, teknoloji üreten bir ülke olunacaktır.
Ekonomide nihai hedef, vatandaşların ekonomik refahlarının evrensel standartlara ulaşması olacaktır.
Geleceğin teminatı olan gençler korunacak, bunun için her türlü önlemler alınacaktır.
Kadın ve engelliler için pozitif ayrımcılık politikalarına devam edilecektir.
Ülkenin kültürel ve medeniyet mirası korunacaktır.
Toplumda birlik ve beraberlik sağlanacak, çözüm sürecine yönelik çalışmalar sürdürülecektir.
Hiçbir kimse dışlanmayacak, yeni bir medeniyet çağrısıyla, yeni bir çığır açılması hedef alınacaktır.
Başbakan seçimlerde %55 i hedef gösterdi. Bu oran yakalanır mı? Bunun cevabını 7 Haziran’da millet sandıkta verecektir. Çünkü demokrasilerde son söz, son karar milletindir.
Başbakanın açıkladığı seçim beyannamesi, parti teşkilatları ve milletvekili adaylarınca iyi analiz edilip, halka anlatılabilirse başarılı olunabilir. Bunun için önce içeride birlik ve beraberliğin sağlanması, küçük hesaplarla hiç kimsenin dışlanmaması gerekir.
Bu seçim, ilginç bir seçim olacaktır. Sokaktaki vatandaş, milletvekili adaylarının bilgi tecrübe ve donanımını merak ediyor, oyunu ona göre vereceğini ifade ediyor. Başka bir deyişle, liderlerin karizması ve gayretleri ile oy toplama yeterli olmayabilir. Parti teşkilatlarına ve adaylara çok iş düşecek gibi.
Hiçbir parti, milletin oyunu cebinde zannetmesin. Halkın gerçeklerini göremeyen, halkı küçümseyen, kentin dinamiklerini ve dengelerini gözetemeyen başarısız olur. Bu milletin sağı solu belli olmaz.
Kolay gelsin. Milletin kararı başımızın tacı…

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yorum Yap

Yazarın Diğer Yazıları