Kanada nüfusunun büyük çoğunluğu göçmenlerden oluşuyor. Kanada'da yaşayan Türk nüfusu ise 38 milyon içinde 150 bin civarında. Bu ülkede öğrenim gören öğrenci sayısı ise 20 binin üzerinde olduğu söyleniyor. Türkiye'den ciddi bir öğrenci ilgisi var. Kanada'da okumak Türk öğrenciler için adeta trend olmuş durumda. Bu arada Kanada hükümeti yabancı öğrenci sayılarına bir üst sınır getirme gibi tartışmaları içinde olduğunu da belirtmek isterim. Okulu bu ülkede bitirenlerin büyük çoğunluğu maalesef  Türkiye'ye geri dönmüyor. Son yıllarda Kanada'ya iltica eden Türkler'in sayısında da ise ciddi artış var. FETÖ ve PKK gibi örgütlerin iltica da başı çektiği, ayrıca alevilik, eş cinsel vs gibi bahanelerle iltica edenlerin de son yıllarda arttığını öğreniyoruz. Tabi ki bu durum suça karışma, intibak ve uyum konularında bir çok ülke gibi bizim de hanemize eksi yazmakta. Kanada devleti Türkiye ve Suriye'de yaşanan deprem felaketi nedeniyle depremzedeler için 2023 yılında Kanada'da akrabası olanlar ile Kanada'da başvurmaları kaydı ile iki ülke vatandaşlarına 3 yıllık çalışma izni ve göçmenlik gibi bazı haklar verdi. Bu sebeple de vize alıp Kanada'ya kapağı atanların sayısı bir hayli artış gösterdi. Büyük hayallerle ailelerinden kopup veya çoluğunu çocuğunu kapıp turistik bir vize ile Kanada'ya giden Türkler'in ciddi sorunlarla karşılaştıklarını gözlemledim. Kanada ile ilgili sosyal medya gruplarına yazılan çizilen mevzulara göz attım, insanlar adeta bir birini yiyor. Örneğin dolandırıcılık olayları almış başını gidiyor. Yol yordam bilmeyen özellikle üniversite öğrencisi gençler ve depremzedelerin kandırıldığını, dolandırıldığını, sigortasız düşük ücretlerle sömürüldüğünü yine konuştuğum insanlar ve sosyal medya paylaşımlardan anlıyoruz. Toronto'da bulunduğum süre içinde Türkiye Cumhuriyeti Toronto Başkonsolosu Can Yoldaş'ı ziyaret ettim. Kendisiyle Kanada'da Türklerin karşı karşıya kaldığı konuları konuştuk. Başkonsolos bey devlet olarak Türk vatandaşlarının sorunlarının çözümü noktasında ilgili kurumlarla işbirliği içerisinde sorunların çözümü noktasında çalışmalar yaptıklarını anlattı. Kanada genelinde haftada bir Türkçe yayın yapan Turkuaz Televizyonunun öğrenciler ile yaptığı bir toplantıya da katıldım. Toplantıya gelen öğrenciler de benzer sorunlardan dert yandılar. Turkuaz TV gibi yayınların gurbette varlığı, yaşaması gerçekten çok önemli. Böyle yayınlara Kanada'da iş yapan Türklerin mutlaka sahip çıkması destek olması lazım. Bir çok ülke kendi dilinde yayınlara önem veriyor ve destekliyor. Google üzerinden Kanada ile ilgili mini bir Türkçe yayın taraması yaptım. O kadar fazla bilgi kirliliği var ki. Çok sayıda YouTube ve sosyal medya kanalına rastladım. Hangisi doğru bilgi veriyor, hangisi vermiyor, biraz izleyince anlamak mümkün. Buradan size düzenli ve doğru yayın yaptığını gözlemlediğim gazeteci İrep Çakır'ın Turkish Voice of Canada, (Canada'nın Türkçe Sesi) kanalını tavsiye edebilirim. Turkuaz TV eğer kendini geliştirir yayın sayısını da arttırırsa Kanada geneli Türklerin sesi olan bir televizyon kanalına sahip olmuş olur. Sahipleri son derece iyi niyetli ancak sürdürülebilir televizyon yayıncılığının şifreleri kodları var. Umarız çıktıkları bu yayıncılık yolunda başarılı olurlar. İrep Çakır'ı Türkiye'de gazetecilik yaptığı yıllardan tanırım iyi bir gazetecidir. Ele aldığı konular Kanada'da yaşayan veya Kanada'ya gelecek Türkler için tam bir rehber niteliği taşıyor. Yaptığı yayınlar gazeteci tadında ve güvenilir. Araştırıyor soruşturuyor, uzman konukları ile ekrana çıkıp konuları analiz ediyor.  Belki kanalında güncel haber sunumu yapmıyor ama programları eğitici öğretici özellikle güncellenen kanunlar ile ilgili çok yararlı yayınlar yapıyor. Gelelim Kanada'da Türkler'in üyesi olduğu sivil toplum örgütlerine.. Bir kere bu alana çok dikkat etmekte fayda var. O kadar fazla dernek, oluşum vs örgütlenme var ki kimin eli kimin cebinde belli değil. Her ideolojiye uygun yapılanma mevcut. Bu konuda birlik olmayan bir birinin parçasından asılan en dağınık topluluk Türkler diyebilirim. Sizin anlayacağınız tıpkı Türkiye'deki gibi. Özellikle Türkiye aleyhinde faaliyet gösteren örgütlerin daha etkili olduğunu söylemek mümkün. Bilhassa Kanada'ya iş kurma, çalışma veya öğrenci olarak gelen Türkler'in tuzağa düşmeden yardım alacağı veya gidip üye olacağı bir derneği iyi araştırmasını tavsiye ederim. Bu arada Fenerbahçeliler Derneği'nin de hem de lokaliyle birlikte resmen Toronto'da açıldığını söylemek isterim. Yaklaşık 17 Türk derneğinden oluşan Kanada Türk Dernekleri Federasyonu 1985 yılında kurulmuş ve başkanı da bir kadın. Kanada'da ciddi siyaset üstü faaliyetlerde bulunan bir Türk federasyonu olduğunu öğrendim. Doğrusunu yazmam gerekirse bünyesinde barındırdığı derneklerin misyon ve faaliyetleri üye profilleri hakkında bir bilgiye sahip değilim. Bu konuyu da araştırıyorum, en kısa zamanda STK'lar konusuna ayrı bir başlık açacağım. Kanada hükümeti eyaletler dahil sivil toplum kuruluşlarına önem.veriyor. Merkezi hükümet üzerinde Türklerin yeterince etkisinin olmadığını biliyorum. Sebebi ise örgütlü mücadelede zayıf kalmamızdır. Türk Dernekleri Federasyonun sitesinde 150 bin Türk'ün üyesi olduğu derneklerden oluşan federasyon vurgusu yapılmış, bırakın 150 bini, bin üyesi olan bir dernek Kanada'da Türkler için özel yasa çıkartacak kadar önemli bir sayıya sahip demektir. Yeter ki birlik olunsun, yeter ki bir birimizle boğuşmak uğraşmak yerine tıpkı diğer ülkelerin dernek örgütlenmeleri gibi tek ses olunabilsin. Örneğin nüfusu bizim yarımız kadar olan ülkelerin gerek eyalet gerekse federal hükümette bakanı milletvekili varken Türklerin olmaması ciddi bir eksiktir. Onun için diyorum ki nüfusumuz az bile olsa mühim olan nitelikli işler üretip özellikle siyaset kurumlarında yer almak ve Türkiye'yi daha etkili şekilde temsil etmek gerekir. Türkler özellikle Kanada'ya fındık, kuru üzüm, kuru kayısı, zeytinyağı ve kuru incir; otomotiv ana ve yan sanayi, gemi inşa sanayi, başta mermer ve karolar olmak üzere inşaat malzemeleri, hazır giyim ve ev tekstili ürünleri ihraç etmekte. Kanada Türkiye ticari hacmimiz son yıllarda verilen teşvikler ve elçilik ve konsolosluklarımızın birebir çalışmaları neticesinde ciddi artış göstermiştir. Her geçen yıl da artmaya devam ediyor. Kanada da iş yapmak isteyen Türk yatırımcılar için tam bir fırsat ülkesi diyebilirim. Hepten kötü de değiliz. Türkiye'nin Kanada'da ki varlığının herşeye rağmen gerek devletin gerekse özel sektörün gayretleriyle her geçen yıl kendini göstermesi iyi gelişme olarak da hanemize yazılabilir. 10 yıl önce sadece Toronto merkezde 10 civarında olan Türk restoran sayısı bugün 150'ye yaklaştı. Türk markası MADO bile Toronto'da 3 tane şube açtı. Türkiye Cumhuriyeti Devleti ticari hacmimizin artması noktasında da ciddi teşvikler sağlıyor. Yeter ki siz iş yapmak isteyin yeterince imkan var. Şimdilik Toronto'dan iyi bir hafta diliyorum.