Önce memleketim Ağrı’da 50 yıl önce ki gerçek bir yaşanmışlığı anlatarak konuya girmek istiyorum.. Bizim oralarda şeyh, alim, melle, molla gibi ulemalar çoktur. Onlar akil insanlar olup sözlerine itibar edilirdi. Böyle otoriter bir Şeyh Kutbettin eve gelmeyen oğlunu aramaya çıkar. Şehirdeki tüm kahveleri arar birinde görür ve bir hışımla içeri girip bastonuyla oğlunun üzerine saldırır. Araya giren gençler, “Aman şeyhim yapma etme” derler. Şeyh o anlık kızgınlığıyla hem oğluna hem diğer gençlere, “Hepiniz gominist olmuşsunuz. Saçınız kız gibi, fauller uzun, paçanız İspanyol. Hepiniz yoldan çıkmışsınız” der. Gençlerden biri cesaretini toplayıp şeyhe komünistliğin tarifini yapmaya çalışır. “Ya şeyhim. Komünist dediğin senin gibi iri yarı uzun boyludur, pala bıyıklı, ayağında İngiliz çizmesi, sırtında sakosu, başında kasketi, yeleğinde zemberekli saat taşıyanlara denir” deyince kahvehaneyi bir sessizlik alır.. Şeyh yöre şivesiyle , “O zaman ben çok eskiden beri komünistim. Yaşasın bana. Yaşasın size. Yaşasın komünistlere” rivayetiyle asıl konumuza geçelim. Yaklaşık 6 ay sonra ülke genelinde yerel seçimler yapılacak. Belediye başkanları, meclis üyeler, muhtarlar ve azalar seçilecek. Bizi ilgilendiren yer tabi ki Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı ve merkez ilçe belediyelerine kimler aday olacak kimler kazanacak. Kimin hangi partiden aday olacağı, ya da o parti filanı aday gösterecek mi? Kulislerden ufaktan da olsa, dalga dalga yankıları gelmeye başladı bile. Mesela Alanyalılar şimdiki Belediye Başkanları MHP’li Adem Murat Yücel'i Büyükşehire yakıştırıyorlarmış. Olabilir, o onların demokratik duyguları. Yani, Büyükşehir’e reislik konusu MHP’li Belediye başkanları arasında düşünülürse bende bir gazeteci olarak icraatlarını yakından takip ettiğim gençliğinin enerjisini hizmetlere aktaran ve Korkuteli’ni yaşanabilir modern kente çeviren işinde başarılı sözünün eri gönül dostu MHP’li Ömer Niyazi İşlek olsun derim. Elbette ki her aslanın gönlünde bir yiğit yatar. Ben gönlümdeki o yiğidi 2004 seçimlerinde AKP adayı Menderes Türel için Gazete Beyaz’da kaleme almıştım. Yazımda demiştim ki, “Antalya modern bir dünya kenti. AKP öyle bir aday göstermeli ki halkın gönlünü kazanmalı. Yani genç olacak. Dil bilecek. Sosyal yönü kuvvetli olacak. Spor, müzik, dans, operadan keyif alacak. Başı takkeli, badem bıyıklı olmayacak diye uzun bir yazıydı. O gazete küpürünü dönemin AKP’li Milletvekili Dr. Osman Akman bizzat AKP Genel Başkanı ve dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a iletip “İşte Antalya böyle bir başkan istiyor” demişti. Ertesi günü Dubai yolculuğunda uçağına aldığı Menderes Türel, temayülleri alt üst ederek Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday gösterilmiş ve seçimi büyük oy farkıyla kazanmıştı. 2009 seçimlerinde CHP’li aday Prof. Dr. Mustafa Akaydın’a seçimi kaptıran Türel, 2014 seçimlerinde rövanşı tekrar almış ve 2019 da CHP’li aday Muhittin Böcek’e koltuğu teslim etmişti. İşte bu git, gele alışık olan Antalya, 2024 seçimlerine ekonomik çöküntü içinde gireceği hepimizce malum. Ve ekonomideki bu kötü karne eminim ki iktidar partisi adaylarına sıkıntı yaşatacak. Adaylar parti Genel Başkanlarının temayüllerine göre mi belirlenecek yoksa, ittifak kararına göre ortak belirlenecek adaya göre mi, karar alınacak. Bu durum şimdilik iki bilinmeyenli denklem gibi. Mesela Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü ’nün de adı Büyükşehir için konuşuluyor. Hatta son kabine yapılanmasıyla dışarıda kalan Dışişleri eski Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun da adını birçok toplantıda duydum. Belki de Cumhurbaşkanı Erdoğan, Menderes Türel’e “Antalya’yı yeniden seninle geri istiyorum” düşüncesi de sürpriz olmaz. Şimdi Antalya ile ilgili yılların birikimine sahip bir gazeteci olarak CHP’yi ve olası kulis adaylarına bakalım. Tam dört dönem Konyaaltı İlçesinde Belediye Başkanlığı yapan Muhittin Böcek, 2019 seçimlerinde CHP Genel merkezine yaptığı büyük maddi desteğin sonucu başkanlıktaki tecrübe ve birikim avantajlarıyla CHP’nin Büyükşehir adayı olarak seçime girmiş Menderes Türelden koltuğu almıştı. Geçenlerde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP’li büyükşehir belediye başkanlarının büyük bölümüyle yola devam edileceğinin de işaretini de vermiş şöyle demişti: “Kararı Parti Meclisi verecek ama benim genel başkan olarak görüşüm, başarılı belediye başkanlarının görevlerini sürdürmeleri. Hele özellikle Ankara, İstanbul, Mersin, Adana, Antalya gibi bizim yeni aldığımız ve birinci dönemlerinde güzel çalışmalar yapılan belediye başkanlarının ikinci dönemlerinde daha başarılı olacaklarını, devir aldıkları sorunları kalıcı çözmek için çalışacaklarını biliyorum” şeklindeydi. Oysa bana sorarsanız, aldığım bilgilere göre Muhittin Böcek’in aday olmayacağı yönünde. 2020 de yakalandığı covid hastalığı ile ağır bir dönem geçiren Böceğin, sağlığını ön planda tutup çekileceğini tahmin ediyorum. Durum böyle olursa CHP’nin B planında Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’ı Büyükşehir adayı göstermesi halinde seçimin galibi çantada keklik olur. Yani Muratpaşa merkezde kiminle konuşsanız “Ümit kazanır” diyorlar. Şimdi geriye kim kaldı. Kemer de CHP’li Necati Topaloğlu ilçe de seviliyor. Merkez yeniden adaysın derse, Kemer için yüksek arzusunu derin bir oh çekerek ifade edeceği kanatindeyim. Gazipaşa’da M.Ali Yılmaz da çalışkan bir CHP’li Başkan. Bunu Kumluca için ve diğer küçük belediyeler için pek yorumlamak erken. Ancak bir ara Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen’e sormuştum, “Büyükşehir’” düşünürümsünüz? diye. Cevabı oldukça netti, “Benim doğup büyüdüğüm ilçeme borcum var. Bir dönem daha hizmet etmek isterim” demişti. Şimdi gelelim İYİ Parti, Gelecek Partisi, Yeşil Sol Parti, Deva Partisi ve olası çıkabilecek bağımsız adaylara. Muratpaşa eski Belediye Başkanı Süleyman Evcilmen ilgili partiler tarafından aday gösterilmeyeceğini hiçbirimiz bilemeyiz. Ya da yeniden bağımsız aday olabileceğini. Eskiden seçimlere bir yıl kala aday adayları er meydanında yerlerini alır isimlerini duyururdu. Bizlerde gider o adaylarla röportaj yapar kamuoyuna tanıtırdık. Sonra adaylıklar kesinleşir onların siyaset dillerini, düşüncelerini, projelerini öğrenirdik. Yani kimin hizmet aşkında olup olmadığını iyi gözlem yapardık. Kısacası siyasetçi değilim ama Antalya’nın siyasi yelpazesini tahlil edebilecek birikimim var. “Atayım, ya tutarsa” bizim işimiz değil. Her kim mahallesine, kasabasına, kentine hizmet ediyor o makamı şahsi işlerinde kullanmıyorsa onun önünde saygı ile eğilirim. Bu aday sağcı, solcu ya da Şeyhin dediği gibi “Gominist” olmuş fark etmez. Antalya layığını bulacaktır. Bekleyelim görelim.